Soykırım Gündemi Soytarılık

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

1915 olaylarını Soykırım olarak değerlendirip pişirip pişirip önümüze tehdit olarak sunanlar kendi suçlarını örtbas etmek için yıllardır “soykırım” yakıştırmasını kullanmaktan vazgeçmediler ve vazgeçmeyeceklerde.

 “Soykırım tasarısı” 1915 olaylarına ilişkin olayların gündeme alınması, ABD dış ilişkiler temsilciler komisyonunca 22 “hayır”, 23 “evet” ile kabul edildi.

İddia “1915–1923 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu tarafından tasarlanıp uygulanan 2 milyon Ermeni’nin sınır dışı edilmesiyle, bunlardan 1,5 milyon kadın, erkek ve çocuğun öldürülmesi ile kurtulan 500 binin de evlerinden kovulmasıyla 2.500 yıllık Ermeni varlığının tasfiye edilmesi ise sonuçlanmasını” içeriyor.

Gündeme alınan tasarının kabulü için “soykırımın tanınması” için oylama sürecine girilirse Meclis’ten, Senato ve en nihayetinde ABD Başkanı’nın onayına sunulması ile sonlanacak. Onaylanır veya onaylanmaz bunu hep birlikte göreceğiz.

Türkiye hep bu yafta ile köşeye sıkıştırılan bir ülke konumundan çıkmak için neler yapar, Ermenistan ile normalleşme adı altında imzalanan protokolü hayata geçirip kapıları açar maddeleri tek tek yerine getirir mi, bunu da yine hep birlikte göreceğiz.  

Tek taraflı hüküm veren, 1915 olaylarına ilişkin devlet arşivlerine gelin birlikte bakalım inceleyelim, diyen ülkemize yanaşmayan, tarihçilerimizi dışlayan zihniyetlerin yaptığı şey, soytarılıktan başka bir şey değil.

Irak’ta 1,5 milyon insanı katleden, işgal eden, topraklarına yerleşen,  

Afganistan’ı işgal eden,

Filistin’e yıllardır göz açtırmayan, insanca yaşam hakkı tanımayan,

Hocalı katliamını yapan,

Uzaylılar olsa gerek…

İnsan haklarından söz edenlerin aslında işlediği insanlık suçlarını görmezden gelmek ekonomik, siyasi çıkarlar doğrultusunda hareket etmek cidden çok insanca. 

Devletin üst kademesinin, Ermenistan’ın görmekten çekindiği aslında kimin soykırım yapmaya çalıştığını, hangi ülkelerin gazına gelip onların maşası olarak hareket ettiği tarihi belgeleri ortaya çıkarmalı diye düşünüyorum.

Bu saçma sapan “soykırım soytarılığının” artık ülkemiz üzerinde kara bulut gibi dolaştırılmasını her uluslar arası girişimde önümüze engel olarak konulmasının önüne geçilmeli.

Başbakan’ın “one minute” den daha çok şey söyleyeceğini, “normalleşme adımlarını” tekrar düşüneceğini ümit ediyorum.

Zira “soykırım tasarısı” tanınırsa başımız çok ağrıyacak.

Öyle aspirin almayla da geçmez.

   

 Nuran.Talay@PolitikaDergisi.com

 

Yorumlar

Merhaba

ABD yönetimi tasarının geçmesini bilhassa istedi. Çünkü hükümet Ermenilerle yaptığı protokolleri pabucun pahalı olduğunu gördüğünden meclis onayına sunamıyor. Kıbrıs seçimleri geliyor, RTE duruma hakim değil, İrana karşı füze kalkanını ülkemizde yerleştirmeye tepkilerden korkan AKP evet diyemiyor. Yani Obama'nın verdiği ev ödevi layıkı ile yapılmıyor. Bu yüzden hükümet üzerinde baskıyı arttırmak lazımdı. Yapılan bu idi. Gereği yapılır ve tasarı rafa kalkar diye düşünüyorum. Saygılar...

YAN GELİP YATMA BAKANLIĞI , TARİH YAPTI..

abd temsilciler alt meclisinde , oyun içinde oyun oynandı... sözde tasarı meclisten geçmesi için , her türlü abudik kubidik yapıldı... yapılan oylamadan başarılı çıkan ermeni lobisi olmuştur... başarısız olan yan gelip yatma bakanlığı olmuştur... geçen sene en başarılı bakan seçilmişti... bu sene yangelip yatma bakanlığı makamı aldı... yan gelip yatma bakanlığı , vize açılımı yapmıştı... tanzaya , libya ve suriye ile ortaklaşa vize bayramı kutlanmıştı... tarih yapıyoruz demişlerdi ya... yaptıkları tarihe , vize bayramı yazıldı... aklı paklı partileri olduğu için övünüyorlardı... bugün yaptıkları tarihe , kara bir sayfa açtılar... ak kakçe kara gün içindir derler ya... bugün yan gelip yattılar...
sözde soykırım ilk ayağı bugün atılmadı... öncesi var bu işin... açılımın daniskasını yapıyoruz demişlerdi... ermeni ve sınır açılımı yapmışlardı... statlarda santra vuruşuyla açılış kutlamışlardı...ermenistan ile protokol imzalamışlardı ya... bu işe bir türlü kafamız basmamıştı... bugünlere geleceğimiz dünden belliymiş zaten... yan gelip yatma bakanlığı , çok kötü çuvalladı...
şimdi çıkmışlar bütün tv kanallarına , durumu kurtarmaya çalışıyorlar... yok efendim yapılan oylama şu anlama gelmez , bu anlama gelmez... bu yasa temsilciler meclisi genel kurulunda , zaten kabul edilmez... ufak ufak laflıyorlar , yerse diye... faturayı elçiye çıkaracaklar... büyük elçiyi çağırıyorlar , suç onda ya... yan gelip yatma bakanlığının hiç suçu yok...
ermeni açılımı için tarihi fırsat demişlerdi... yaptıkları tarihi bugün tesçillediler... sırada rum açılımı var... türk askerini adadan çekebiliriz demişlerdi... tarih yapıyorlar ya , kesmedi... şimdi sıra harita yapmaya geldi...
bugün sözde tasarı oylandı... yan gelip yatma bakanlığı olmadığını ispat edin... abd temsilciler alt meclisine müracat edin... ermeniler tarafından , 2.5 milyon türk soykırıma uğradı deyin... abd de her yılın bir günü , türk soykırımı anma günü ilan edin... abd nin her eyaletinde , türk soykırımı anıtları dikmek için izin alın... birşeyler yapında , vay be desinler , tarihin daniskasını yaptılar desinler , yan gelip yatmamış desinler....
_______________(üçbeş_köyün_tiriviri_yazarı____________________ÇOBAN_KUBİ

Oylama

Her yıl Mart ayında korkuya,telaşa düşecek hükümet yetkilileri sonunda rahat edecekler.Her nekadar bu oylama ABD meclisinden geçmeyecek olsada,akepe dışişleri yetkilileri sanki marifet yaptıklarını sanıp,eşbaşkan olarak yeni ödünlere hazır olduklarını belirtip esas duruşa geçecekler.
Eğer oylama yasalaşırsa bundan ençok zarar görecek Ermenistan olacak.ABD diasporası ekmeğine sürdüğü yağın üzerine,birde bal sürecek olsada,fakir Ermenistan halkı bir kez daha yoksulluğun kucağında kalmış olacak.

Soykirim Gundemi Soytarilik.

Selam dostlar TC.sinirlari Lozanda cizilirken imzasi olan bir sahsiyetin torunuyum yillarca devlet hizmetinden sonra ulkemizdeki; CURUMUS,KOKUSMUS,DALAVERE,DUZNBAZLIK,CIKARCILIK,HAZINE SOYGUNU,DUZENI,ne yenik duserek yasamimi yurt disinda devam ettirme karari aldim bu CENNET VATAN bizlere oyle mukaddes kisiler tarafindan emenat edilmistirki bunun degerini cok iyi bilmeliyiz bazi meseleler sadece yuzeyden bakisla halledilemez dunya artik devlerin ekonomik savas verdigi yasam duzenini kim gucluyse sanki o lidermis gibi oldugu gunler haline gelmistir.

Malesef ulkemiz emeryalist sistemin 1950 lili yillarda temelini attigi halki cahil ve dunya da olup bitenden habersizce birakma duzenin esiri olmus duzen iyi islemis halk fakir yoksul koylu ciftci sahipsiz tarim ve hayvancilik dahil ekmek kapilari yokedilmis calisan tesisler son 8 yilda dahada artan bir faliyetle satilip yandaslara peskes cekiliyor ihdidardakiler sadece kendi taraftarlariyla ve zavalli halki kandirmacayla mesguller.

Kimse bu ulke artik bu dini aletr ederek halki kandiran HARAMZADEler hep basimizda olucak sanmasin bu olguyu hazirliyanlar basariya ulasmis gozuksede asla ulasamiyacaklardir,cunki piril piril akilli gencligimiz yetisiyor umitler yokolmasin.

Gelelim olmayan ermeni soy kirimi gecistirmesine gecmis yillarda yasanmis savaslarda karsilikli olarak savasan ulkelerin bircok ferdi tabiki can vermistir rahmetli dedem dahil butun ulke capinda binlerce kisi sehit edilmis bircok aileler yokolmus cenazesi mezari nerde belli olmiyanlar mevcuttur.

Katliammis gibi gosterilen bu soykirim iddasi da tabiki dogru degildir yazarmiz Sn;Nuran hanfendi cok guzel sekilde ifade etmistriki gercekten bir SOYTARILIK,tir fakat kazin ayagi bu degildir asil SOYTARI lar yillardir halki SAG,SOL,dini TARIKAT ler sahte muslumanlik duzenleriyle aman din elden gidiyor ALLAH,in ipine sarilin yalanlariyla uyutarak ulkeyi IC ve DIS BORC BATAKLIGI na surukleyenlerdir dusman icerimizdedir kimse bu tasariyi oylarken bize karsi olanlara kizmasin asil kizilacak kisiler basimizda bizi yonetenlerdir.

Osmanli adiyla ovunuyoruz ama bilinen bir sey varki TAHTA cikip PADISAH olabilmek icin OZ KARDES,lerini cellada teslim etmis idarecilerin yenettigi meshur OSMANLI dan kalan bir ulkeyiz egri oturup dogru konusursak bize bu baskilar zulumler dunya devleri arasinda ezilmeye calisilmamiz 50 yildir ulkede olusan CIKARCILIK HAZINEYI TALAN ETME YANDASLARA HIZMET yarisinin eseridir eger HAZINE si dolu teknik bilimi ilerlemis ornegin ulke olsak.

FRANSA,ALMANYA,INGILTERE,ABD gibi zengin ulke kim bize goturur onumuze bu tursuyu yiyin diyebilirdiki tarihte ne soykirimlar yasandi yapanlarda bilinoyor halende fakir ulkelerde ates yaniyor bizde seyrediyor hatda yardim bile ediyoruz A.B.D.nin B;O;B. projesi ES BASKANI Basefendimiz yanii.

Sn.Yazar kizimizi yazilarindan dolayi kutlar;Muhterem okurlarimizin poltikaya hayat ve insan sevgisine dostluk barisa olan guveninin surmesi temennisiyle selam ve saygilar.

Sizlerin sesi; GUNDUZ VATAHOGLU / Yorgun Demokrat.FRANSA

Kanımca Ankara ince bir

Kanımca Ankara ince bir strateji oynuyor ama buna tehlikeli bir kumar da diyebiliriz. Amaçları 3 başlıkta toplarsak:
Obama Başkan olduğunda, 24 Nisan açıklamasında “soy kırım” sözcüğünü kullanıp kullanmayacağı tartışma konusu olmuştu. Çünkü Obama, seçim kampanyasında oy toplarken Ermeni iddialarını destekleyeceğini söylemişti. Obama ilk 24 Nisan’ı “soy kırım” sözcüğünü kullanmadan atlattı, ancak TBMM’de yaptığı konuşmada da belirttiği gibi “fikirlerim değşmedi” dedi. Bu şu anlama geliyordu: ABD bu yıl Ermeni soykırımı tasarısını gündeme alacaktı. En azından böyle bir tehlike doğdu. Obama 24 nisan’da soykırım demeyerek Türkiye’ye Ermenistan’la ilişkileri geliştireceği bir yıl verdi. Ankara’nın Erivan’la yakınlaşması ve imzalanan ancak henüz meclisere taşınmayan protokoller bu yüzdendi. Ankara, bu kez durumun ciddi olduğunun farkında. Bu yüzden 24 Nisan’da bu tartışmayı yapacağına, komiteden karar çıkınca durumu krize çevirdi ki 24 Nisan öncesinde ABD’ye ciddi bir mesaj verebilmiş olsun. Bir nevi preemptive strike (Bush’un Irak’ta uyguladığı “tehlikeyi oluşmadan ortadan kaldırmak” stratejisi) gibi.

Ankara, Erivan’la yakınlaşma politikası çerçevesinde protokollere imza attı. Ancak, hem Azerbaycan’ı kaybetme tehlikesi hem de Erivan’ın Karabağ konusunda olumlu adım atmama konusunda diretmesi Türkiye’yi hem Azerbaycan gözüne hem de iç politikada zor durumda bıraktı. Türkiye bu yüzden daha sonra Erivan’la yakınlaşmanın gerçekleşmesi için Karabağ sorunu konusunda olumlu adım beklentisini ortaya koydu. Türkiye ABD’yle krizi derinleştiriyor. Açıklamalarına bunu da yansıtarak “Ermenistan’la yakınlaşma tehlikeye girecek” diyor. Böylece Ankara protokollerin altına imza atma konusunda zaman kazanıyor.

Ankara krizi tırmandırıyor. Çünkü bu güne kadar çok önemli konularda kendisine karşı koz olarak kullanılan Ermeni tasarısını tersine çevirerek koz haline getirmeyi planlıyor. Şöyle açalım: Türkiye ABD’yle ilişkilerinde, örneğin İran konusunda, bir anlaşmazlığa düştüğünde bundan sonra masaya “tasarıyı koyabileceğini” düşünüyor. Ters bir mantık gibi gelebilir, ancak işe yarayabilir.

Peki, bu gerilimin Türkiye’ye faturası olmaz mı? Olabilir... Zira ABD İsrail değil. Üstelik Türkiye’nin ABD ile ilişkileri üst düzeyde ve hayati öneme haiz. Ancak Türkiye, ABD’nin özellikle Ortadoğu’daki çıkarlarının Türkiye üzerinden geçtiği inancında. Ankara, ABD’nin Ermeni tasarısı için hem Türkiye’yi, hem de Türkiye üzerinden Ortadoğu’daki çıkarlarını kaybetmek istemediğini düşünüyor olabilir. Bu düşünce meseleleri doğru okumak anlamına da gelebilir, Türkiye’ye fazla bir önem atfetmek de... Türkiye’nin hesabında haklı olup olmadığını gelişmeler gösterecek.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.