Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- Bugün Gazetesi TMMOB Hakkında Yaptığı Yalan ve Gerçek Dışı Haberlerle Hangi Provokasyonun Peşinde?
- TMMOB'a da Saldırıyorlar!
- KKTC'nin Bıktıran Bürokrasisi (1/2)
- Yılan
- İMO Çalışanlarının Kalbi, İMO’yu İtibarsızlaştırmak İsteyenlere Kapalıdır!
- ÖNÜMÜZ AÇIK, YOLUMUZ AYDINLIK!
- Esmer Günler
- AB'li Olmanın Bedeli
- Nerdesin Ey Umut!
- Politika Dergisi - Mansur Yavaş Mülakatı
- Önce Zihinlerdeki Mayınlar Temizlenmeli
- Ulusalcılık, Laiklik ve Demokrasi
- Başbakan Niçin Sık Sık Kamuoyu Araştırması (Anket) Yaptırıyor? Anketler Neyi Gösteriyor?
- Çözülme...
- Boş Kasım
Kentler İnsanlar İçin Oradadır
Bugün ülkemizi tümüyle ve kentlerimizi içine alan çıkmaza 12 eylül darbesi ve peşinden gelen 29 yıllık tutucu düşünce yapısıyla girilmiştir, diyor TMMOB. Maalesef, bu öyle bir süreçti ki ne üretkense onu köhneleştirdi, ne yararsa onu bir kenara itti. Toplumcu olan faaliyetler, dernekler bir bahane bir tezgahla kapatıldı. Toplumcu olan insanlar, yazanlar, akademisyenler işlerinden alındı ve hatta bunlardan bir çok kişi suçlu bulunup işkence gördü. Şimdi ismini duymadığımız binlerce kişi kariyerlerine, geleceklerine gelen onca bela bir yana, hala o zamanların etkilerini taşıyor. Sel felaketleri (2009), deprem felaketi (1999) ve daha yaşamadıklarımız... Kentlerimiz derin buhran içinde, politikacısını, coğrafyacısını, şehir plancısını bekliyor çaresizce. Baskı rejiminin içinde cadde ve sokakları güvensiz hale getiren anlayıştan ziyade, TMMOB Şehir Plancıları Odası'na kümes peyzajı çizdirmeyeceğini ifade eden, katlı kavşakları kendi kafasına göre tasarlayan politikacıların aksine, işin uzmanlarını kendilerine muhalif olduğu için siyasi bulup azarlayanların aksine. Ağır sonucu görünce büyük yerlerden kocamaaan yönergeler bekleyen, kameralara sadece açıklama yapma, kendini ve partisini savunma adına vatandaşa ve önceki hükümetlere kabahat atıp, izleyenlere masal anlatmayı da beceremiyorlar.
Kentlerimiz maalesef sahipsiz! İstanbul devamlı göç alan bir kent, her an patlamaya hazır bir bomba sanki; trafik, suç oranı, ihmal. Politikanın A'sında der, vatandaşlar yani seçenler, seçilenleri örnek alırlar. Eğer, seçilenler kentlere sahip çıkamıyor, savunamıyorlarsa sadece fırsatçılık için oradalarsa, vatandaş ki hiç bir bürokratik gücü olmayan vatandaş nasıl savunabilir?
8 Kasım Dünya Şehircilik Günü 33. Kolokyumu kutlamaları bu yıl Antalya’da gerçekleştirilecek. Üç gün sürecek olan etkinliğin teması “Kentleri Korumak, Savunmak”... Yaşanabilir kenti savunmak, güçsüz kesimlerin mekanlarını savunmak, kıyıları ve orman alanlarını korumak savunmak... Talan düzenine ve mevcut düzene alternatiflerin tartışılması ve konunun da yaşadıklarımızla aynı yıla denk gelebilmesi de ayrı bir ironi olsa gerek.
iletisim@politikadergisi.com
Yorumlar
Yeni yorum gönder