Başbakan Niçin Sık Sık Kamuoyu Araştırması (Anket) Yaptırıyor? Anketler Neyi Gösteriyor?

Ortada seçim yok ve hatta olasılığı bile yokken, bizim medyada pattadanak anket haberleri çıkmakta; hemde sıklıkla.

Bu gün yine böyle bir haber var gazetelerde.. 25 Temmuz 2012

Seçim anketinde ilginç sonuç

Erdoğan'a sunulan ankete Aziz Yıldırım damgasını vurdu.

Anketin detayları çok ilginç. ÖYM lerden tutun, Fethullah Gülen’e gel çağrısı ve Aziz Yıldırımın tahliyesi ne kadar sorular sorulmuş.

"Mevcut Suriye rejimi konusunda nasıl bir kanaate sahipsiniz?" sorusu da yöneltildi. Katılımcıların yüzde 10.2'si Esad'a olumlu yaklaşırken yüzde 64.3'ü "olumsuz" yanıtı verdi. "Suriye'nin bugün içinde bulunduğu kargaşa Türkiye'nin güvenliğini tehdit etmekte midir?" sorusuna "Evet" diyenlerin oranı yüzde 57.3, "Hayır" diyenlerin oranı yüzde 28.3 olarak şekillendi. "Türkiye Suriye halkına yardım etmeli midir?" sorusuna vatandaşlar yüzde 60 ile "Evet" dedi. Hayır diyenler ise yüzde 28.5'te kaldı.

Hiç düşündünüz mü?

Başbakan niçin sıksık kamuoyu araştırması (anket) yaptırıyor. Anketlerden alınan mesaj ne?

Meşhur bir fıkradır. Ülkenin birinde yönetim ekonomik kriz yaşamaktaymış. Ülkenin kralı halktan vergi toplanmasına karar vermiş. Kralın çevresindekiler itiraz etmişler. Halkın sefalet içinde olduğunu bunun mümkün olamayacığını belirtmişler.

Kral ısrar etmiş, vermiş fermanı. Vergiler toplanmış. Kral sormuş vatandaş vergiyi verirken ne yaptı diye. “İtirazlar falan oldu ama, güç bela topladık emrettiğiniz vergiyi” demişler. Kral memnun, “İyi o zaman artırıp bir daha toplayın” demiş. Şaşırmış emrindeki yöneticiler. Fakat kralın emri. Çar naçar yeniden vergi toplamaya çıkmışlar. Vergiyi toplayıp kralın huzuruna çıktıklarında; kral yine halkın durumunu, tavrını sormuş. “İtirazlar şiddetlendi, isyancıları güç bela bastırdık ama zar zor topladık” demişler. Kral gülmüş, iyi demiş. Artırıp daha fazla vergi toplayın. Yöneticiler biraz şaşkın, biraz korku içinde çar naçar yine vergi toplamaya çıkmışlar. Ancak bu sefer elleri boş gelmişler. Kral durumu sorunca; “kralım, vatandaş bizi göbek atarak, davullarla zurnalarla karşıladı; vatandaş aç ama düğün bayram ediyor” demişler. Kral eyvah demiş, kantarın topuzu kaçmış. Son aldığınız vergiyi geri ödeyin.

Önce uyut, sonra unuttur politikası budur işte. Uyutmanın ve unutturmanın sonuçları artık anketlerle gözlemleniyor. Kantarın topuzu kaçmaması gerekir çünkü.

Kantarın topuzu kaçtığında yolsuzluk ekonomisi politikaları iflas eder.

Uyutma politik illüzyonlarla, yapıyormuş gibi yaparak  sürdürülürken; unutturma da gündem değişiklikleri ile sürdürülür. Anketler de bundaki başarıyı görmek içindir.

Yani bir çeşit doz ayarlama.

Bakın ankette vatandaşa geçinebiliyormusun diye sorulmuş mu?

Onu miting meydanlarını dolduran vatandaşın; politik illüzyona verdiği prestij göstermekte.

Türkiye bölücü terörle 1984'den beri mücadele ediyor. İlk yıllardaki acemilikler geçmiş, mücadelede ciddi bir tecrübeye sahip olunmuştur. 2002'de terörün dibe vurması bundandır. Bu dönemde de yapılan sayısız resmi toplantıda, uzmanlar defalarca her tedbiri masaya yatırmış, dosyalar bu raporlarla dolmuştur. Bunun aksini düşünmek, devlete hakaret olur. Açıktır ki, tedbirler belli de, uygulayacak siyasi irade aranıyor. Siyasi irade nerde?

Siyasi irade yok ; çünkü siyasi iradeyi kontrol edecek DEVLET  yok.

Siyasi iradenin hesap vereceği kimse, yetkili devlet kurumu yok.

İş vatandaşa kalıyor yani..

Vatandaşın hali içler acısı.

Suçlular toplumunda suçlu ezikliğinde tecavüzden zevk alıyor vatandaş.

Bu zevk alma, üçüncü seçeneğe razı olmuş toplum görüntüsünü ortaya koymakta.

Memleket satılıyordu ses çıkaran yoktu, şimdi artık memleket parçalanıyor.

BOP gerçekleşirken hala büyümeden, büyük devlet olmaktan bahsediyoruz.

Sıra geldi zil takıp oynamaya..

Şehit haberlerine alıştık artık.

Sadece onlara mı?

Artık anormalleri normal görmeye alıştık.

En büyük normallik bizi oynatacak artık..

Burhan İŞCAN

iletisim@politikadergisi.com