Gezi direnişi küçük bir yazı ile anlatılamaz. Gezi eylemleri, Türk Gençleri'nin Cumhuriyet düşmanlarına boyun eğmeyeceklerini, Atatürk'ün resimlerini resmi dairelerden indirenlere ve "TC" amblemini resmi kurum tabelalarından indiren hain güçlere ve Mehmetçiği şehit eden hain PKK çetesine karşı bu devletin Anayasasının, yasalarının, yüce hatıralarının ve yüce kurucusunun, amblemlerinin, ordusunun, "Türkiye Cumhuriyeti" adının, bu devlet adındaki "Türk" vurgusunun sonsuz olarak yaşayacağını, sahipsiz olmadığını göstermek için yaptıkları eylemler dizisidir. Bugünlerde adı "İmralı'daki İrade" olarak geçen hayın öcalan'ın o günlerde PKK çetesine "Meydanları Türkler'e bırakmayın" diye emir göndermesi nedeniyle çete elemanları toplanma yerleyine çetenin damgasını vurmayı denediler. O durumda polis asıl bastırılacak olan Türk Gençleri'ni ayıramayıp kaza ile PKK çetesi elemanlarına da zarar verince çete taktik değiştirdi. PKK çetesi elemanları bu şekilde kazaya uğradıkları olaylardan sonraki taktiklerinde hergün, eylem ortamında polisin bilgisi içinde (yani polis saldırısı durdurularak) direnişteki halkın arasından geçip bir klip çekerek ve bu klipleri AB medyasına servis ederek kendilerinin bu eylemlerin içinde olduğu algısını yaratmağa yöneldiler. Gezi direnişinde Şehit Mehmetçiklerin kanları savunuldu, ihanet yolcularının barış elçisi gibi gösterildiği ihanet açılımları protesto edildi. Hain adamlar sürüsünün ("Akil" denen zevat) memlekette dolaşarak halkın şehit acıları ile alay etmeleri protesto edildi. Hain Adam heyetlerinin gezileri halkın Gezi Eylemleri ile durduruldu. İhanet açılımları protesto edildi. Yani, PKK çetesi ve onun dışarıdaki akıl hocaları emrinde koordineli çalışan siyasi ortakları, yani sadece hain güçler protesto edildi. Bazılarının Gezi direnişini unutamayacakları, onların o günlerdeki telaşından da belli idi, olayların dillerine dolaşık kalması bundandır. Gezi direnişinin yukarıda saydığım nedenlerini unutturmak, sonra da oradaki direnişi nedensiz, en azından nedenleri belirsiz gibi, nedenleri gizli imiş gibi göstermek arzusu duyanlara henüz ihanet açılımlarının unutulmadığını zaman zaman hatırlatmakta yarar olduğunu düşünüyorum. Bu yazıyı bu nedenle yazdım. Yukarıdaki duru anlatımıyla Gezi Direnişini Politika Dergisi'nde kayda geçiren Sayın Nuran TALAY'a da böylece bana bu vesileyi kullanma şansı yarattığı için teşekkür ediyorum.
Yorumlar
GEZİ DİRENİŞİMİZ
Gezi direnişi küçük bir yazı ile anlatılamaz. Gezi eylemleri, Türk Gençleri'nin Cumhuriyet düşmanlarına boyun eğmeyeceklerini, Atatürk'ün resimlerini resmi dairelerden indirenlere ve "TC" amblemini resmi kurum tabelalarından indiren hain güçlere ve Mehmetçiği şehit eden hain PKK çetesine karşı bu devletin Anayasasının, yasalarının, yüce hatıralarının ve yüce kurucusunun, amblemlerinin, ordusunun, "Türkiye Cumhuriyeti" adının, bu devlet adındaki "Türk" vurgusunun sonsuz olarak yaşayacağını, sahipsiz olmadığını göstermek için yaptıkları eylemler dizisidir. Bugünlerde adı "İmralı'daki İrade" olarak geçen hayın öcalan'ın o günlerde PKK çetesine "Meydanları Türkler'e bırakmayın" diye emir göndermesi nedeniyle çete elemanları toplanma yerleyine çetenin damgasını vurmayı denediler. O durumda polis asıl bastırılacak olan Türk Gençleri'ni ayıramayıp kaza ile PKK çetesi elemanlarına da zarar verince çete taktik değiştirdi. PKK çetesi elemanları bu şekilde kazaya uğradıkları olaylardan sonraki taktiklerinde hergün, eylem ortamında polisin bilgisi içinde (yani polis saldırısı durdurularak) direnişteki halkın arasından geçip bir klip çekerek ve bu klipleri AB medyasına servis ederek kendilerinin bu eylemlerin içinde olduğu algısını yaratmağa yöneldiler. Gezi direnişinde Şehit Mehmetçiklerin kanları savunuldu, ihanet yolcularının barış elçisi gibi gösterildiği ihanet açılımları protesto edildi. Hain adamlar sürüsünün ("Akil" denen zevat) memlekette dolaşarak halkın şehit acıları ile alay etmeleri protesto edildi. Hain Adam heyetlerinin gezileri halkın Gezi Eylemleri ile durduruldu. İhanet açılımları protesto edildi. Yani, PKK çetesi ve onun dışarıdaki akıl hocaları emrinde koordineli çalışan siyasi ortakları, yani sadece hain güçler protesto edildi. Bazılarının Gezi direnişini unutamayacakları, onların o günlerdeki telaşından da belli idi, olayların dillerine dolaşık kalması bundandır. Gezi direnişinin yukarıda saydığım nedenlerini unutturmak, sonra da oradaki direnişi nedensiz, en azından nedenleri belirsiz gibi, nedenleri gizli imiş gibi göstermek arzusu duyanlara henüz ihanet açılımlarının unutulmadığını zaman zaman hatırlatmakta yarar olduğunu düşünüyorum. Bu yazıyı bu nedenle yazdım. Yukarıdaki duru anlatımıyla Gezi Direnişini Politika Dergisi'nde kayda geçiren Sayın Nuran TALAY'a da böylece bana bu vesileyi kullanma şansı yarattığı için teşekkür ediyorum.