Yunan Megali İdeası

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Serhat KUŞDOĞAN
Yazının Yazıldığı Tarih: 
15.08.2010

 

“Uğursuzluk ve felaket simgesi olan Rum Patrikhanesini artık topraklarımızda barındırmayız. Bu tehlikeli örgütü ülkemizde tutmamız için ne gibi nedenler ileri sürülebilir. Bu fesat yuvasının gerçek yeri Yunanistan değil midir?” Mustafa Kemal ATATÜRK
Megali idea, üç kıtayı kapsayan Büyük Yunanistan ülküsüdür. Türkiye Cumhuriyetini ilgilendiren, Anadolu ve Marmara’nın Helenleştirilmesidir.
Üç Ayasofya da Fener Rum patrikhanesi önderliğinde faaliyete geçmiştir.
Yunan Anayasası madde 3: “Yunanistan’ın resmi dini Ortodoksluktur, dinin başı Konstantinopolis’tedir”
1992 yılında Avrupa Parlamentosuna, Yunanistan tarafından Pontuslu Rumların soykırımının kabul edilmesi ve 19 Mayıs anma günü olarak tespitine ilişkin bir karar tasarısı sunulmuştur.
19 Mayıs Günü, Pontusluların Soykırımının anma günü olarak 1994 yılında Yunan parlamentosunda kabul edilmiştir.
 
Yunan Megali İdea’sının “Üç Aya Sofya’da tekrar ayinleri başlatmak” doktrini
1. Aya Sofya İznik’tedir. MS. 325 yılında İznik’te 1. Hıristiyanlık Konsili yapıldı. Bu konsilde; bu gün Hıristiyanlığın en önemli kararları alındı. Bunların en önemlisi, “Baba, Oğul, Kutsal Ruh” kavramının kabulü oldu. Bugün Hıristiyanlığın en önemli dini şartı o konsilde alınan bu karardır. Burada Rum Patrikhanesi tarafından birçok ayin yapılmaktadır.
2. Aya Sofya Trabzon Maçka’dadır. Sümele Manastırı’nın Hıristiyan Dünyası’ndaki bir adı da “Virgin Mary Monastery”dir. (Bakire Meryem Manastırı) Bu manastırın, MS.375’ten sonra inşa edilmeye başlandığı bilinmektedir. (Bir manastır ya da külliye şeklinde inşa edilen Hıristiyan dini yapıları, içerisinde birden fazla kilise içerebilir. Bunlar büyük kilise ya da kilisecik (pareklis) olarak yapılmışlardır. Kilise ya da kiliseciklerin hepsi ayrı bir aziz ya da azize adına kutsanırlar. Bu işlem; dini mekânın inşasından sonra yapılan ilk dini törende icra edilir ve o törende kiliseye seçilen aziz ya da azizenin adı verilir.) Sümele’nın içinde de bir Aya Sofya Kilisesi bulunmakta ve bunun Sümele adı ile bağlantısız olduğu bilinmektedir. Trabzon’da günümüzde Aya Sofya Müzesi olarak bilinen başka bir kilise daha vardır. Bu Aya Sofya daha sonraki bir tarihte bölgede egemen olan Komnenos Hanedanı’ndan birinin, İstanbul’daki Aya Sofya’ya rakip olarak yaptırdığı bir kilisedir. Bölgemizde aynı adı taşıyan birden fazla kiliseler bulunmaktadır. 15 Ağustos 2010’da, Trabzon Sümela Manastırı’nda bir ayin için izin verilmiştir.
3. Aya Sofya İstanbul’daki Aya Sofya’dır. MS. 532-537 yılları arasında inşa edilmiştir. Bizans İmparatorluğu’nun ana kilisesi olarak yüzyıllarca hizmet vermiştir. Tüm Dünya’daki Hıristiyanlar için de büyük önemi vardır. “Minaresiz Aya Sofya” isteği tüm Hıristiyan camiasının idealidir.
15 Ağustos 2010’da, Trabzon Sümela Manastırı’nda bir ayin için verilen izinle ilgili olan bu haber şu başlıkla verildi: “Sümele'de ayinin şartları belirlendi.”
Patrikhane’nin Sen Sinod Meclisi’nde, Cunda Adası Metropolitliği de var. Ayvalık’taki Ali Bey (Cunda) Adası’nda her sene yapılan “masum” ayinler, aslında masum olmayan etkinliklerdendir. Cunda Adası’nda tarihte Anadolu’da kurulan ilk “Ruhban Okulu”nun kalıntısı vardır. Burası Yunanlılar/Rumlar için çok önemli bir simgedir. Heybeliada Ruhban Okulu’nun daha ortada olmadığı bir tarih diliminde Papaz İkonomos’un, Sarayı kandırarak burada kurduğu bu okulda ilk Türk karşıtı militan papazlar yetiştirilmiştir. Patrik Bartholomeos, aslında (kendi açılarından) çok iyi sürdürdüğü görevinde, Cunda Adası’na da fevkalade önem vermiştir ve burada da bilinen ayinlerini tertiplemeye başlamıştır.
1971 yılında Anayasa Mahkemesi kararıyla yüksekokulların devlete bağlı olarak çalışmasına izin verilmiştir. ''Bunun üzerine Heybeliada Ruhban Okulu orta dereceli Erkek Meslek Lisesi olarak 1971-1972 senelerinde görev yapmıştır. Bu okul kapalı değildir. Halen de açıktır. Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından oraya bir müdür yardımcısı atanmaktadır ve görevinin başındadır'' Fener Rum Patrikhanesi'nin 1984 yılında okulun kapanması için bizzat başvuruda bulunmuş, ancak dönemin hükümeti bunu kabul etmemiştir. Türkiye Cumhuriyeti, normal şartlarda Heybeliada Ruhban Okulu'nun, papaz yetiştirmesini kabul etmektedir.
1984-1985 eğitim-öğretim yılında öğrenci bulunamadığı için okuldaki öğrenime ara verilmiştir. Heybeliada Ruhban Okulu'nun, İlahiyat Fakültesine çevrilmesinin, kanunlara aykırı olmasına rağmen, 5981 numaralı 15.04.2010 tarihli kanun ile Medeniyetler İttifakı Enstitüsü bağlı okulları olarak açılmasına yasal kılıf uydurulmuştur. Fener Rum Patrikhanesi'nin bu yasal kılıf ile patrikhaneyi uluslararası bir konuma getirebileceklerdir. Çünkü doğrudan kendisine bağlı olacak uluslararası bir üniversitenin öğrencilerinden dolayı Patrikhane de uluslararası düzeye gelmiştir.''
LOZAN Antlaşması 24 Temmuz 1923
MADDE 42: 3'üncü fıkrası şöyle der. 'Türkiye Hükümeti, söz konusu azınlıkların (Gayri Müslim azınlıklar) kiliseleri, havraları, mezarlıkları ve öteki dini kurumlarına her türlü himayeyi göstermeyi taahhüt eder. Türk Hükümeti, bu azınlıkların bugün Türkiye'de bulunan vakıflarına, dini ve hayır kuruluşlarına her türlü kolaylığı gösterecek, müsaadeleri verecek ve yeni dini ve hayır kuruluşları için de benzeri öteki kurumlara sağlanmış olan gerekli kolaylıklardan hiçbirini esirgemeyecektir. ' Heybeliada Rum Ruhban Okulu'nun bu fıkra hükümleri kapsamında bulunduğu kolaylıkla savunulabilir."
MADDE 27
Türk ülkesinin dışında, işbu Antlaşmayı imzalayan öteki devletlerin egemenliği ya da koruyuculuğu (protectorat) altında bulunan ülkelerin uyrukları ile Türkiye'den ayrılmış ülkelerin uyrukları üzerinde, Türk Hükümeti ya da Türk makamlarınca, siyasal, yasamaya ya da yönetime ilişkin herhangi bir nedenle olursa olsun, hiç bir güç ya da yetki kullanılmayacaktır. Şurası kararlaştırılmıştır ki, Müslüman din makamlarının ruhani yetkilerine halel verilmiş değildir.
Türkiye`nin üç taraftan kuşatıldı. Birincisi Vatikan Katolik Kilisesi, ikincisi Fener Rum Patrikhanesi ve üçüncü misyoner Protestanlar. Türkiye, iki patrikhane tarafından paylaşılmaktadır. Bunların dışında misyoner Protestanlar da barış gönüllüleri adı altında, Doğu ve Güneydoğu da Büyük Ermenistan ve Kürtdistan’ın sınırlarının belirlenmesidir. Şark meselesi yeniden gündeme getirilmiştir.
Fener Patrikhanesine bağlı Yunan kökenli Rumlarla, Türk-Ortodoks Kilisesi’ne bağlı Karaman kökenli Ortodoksları, Ülkü birliği olmayan, özlem ve istek yönleriyle kesin olarak birbirine karıştırmamak ve birbirinden ayırmak gerekmektedir. Kendisine bağlı Ortodoksları etnik ve kültürel bağ yönüyle Türk olarak gören Türk-Ortadoks Kilisesi Türkiye’nin ulusal kuruluş ilkelerini her zaman desteklemiştir. Türk-Ortodoks Patrikhanesi 1922 yılında Kayseri’de Papa Eftim Erenerol tarafından kuruldu. Eftim Erenerol, 1965’te ölünce, oğlu Turgut Erenerol 2. Eftim olarak yerine geçti. Onun ölümüyle de Selçuk Erenerol üçüncü Türk Ortodoks Patriği oldu. Onun ölümüyle yerine 2002’de oğlu Ümit Erenerol geçti. 1952 doğumlu Sevgi Erenerol, amcasının 1991’de ölümü ve babasının patrik olmasıyla, patrikhanenin basın ve halkla ilişkiler sorumluluğunu üstlendi. Patrikhane diğer kiliselerce tanınmadı. Bu durum bir “Sen Sinod Meclisi” olmalarını engelledi. Eftim ailesi de Kutsal Sinod’un seçmesi gereken patriği kendisi seçerek bu dışlanmışlığa karşı çıktı. Patrikhaneye sadece Türkiye Cumhuriyeti devleti arka çıktı. Galata’daki Panayia Kilisesi, Ayios İoannis ve Ayios Nikolaos kiliseleri bağlı kiliselerdir. Bu kilise, hiçbir zaman Ortodoks bir kilise örgütlenmesinin sahip olması gereken asgari koşullara sahip olmamıştır. Örneğin Ortodoks ilahiyatına göre episkoposların ilahiyat eğitimi almak zorunda olmalarına rağmen, ne Papa Efthim ne de oğulları bu eğitimi almışlardır. Bir diğer zorunluluk, patriği din adamlarından oluşan bir Kutsal Meclis’in seçmesidir ki bu da bu kilisede hiç gerçekleşmemiştir. Bir diğer koşul olan episkoposların evlenmeme geleneğine, ne Papa Efthim ne de oğulları uymuştur.
NOT: Bu Makalede Tarafımdan herhangi bir ekleme yapılmamıştır tamamen kopyala yapıştır bilgiler içermektedir.
iletisim@PolitikaDergisi.com
 
 

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.