Yeni Yönetim (New Management)

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Sedat ERGENÇ
Yazının Yazıldığı Tarih: 
15.04.2012

Küreselleşme birçok alanı olduğu gibi kamu yönetimi alanını ve dolayısıyla Türk Kamu Yönetimini de etkilemiştir. Küreselleşme ve devletin değişen rolü ile birlikte uluslararası anlamda kamu yönetimi alanına giren birçok sistem, uygulama ve kavram, Türk Kamu Yönetiminin temel kanunu olan 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile literatürümüze girmiş, kamu kaynaklarının kullanılmasında etkili, ekonomik ve verimli olunmasının altı çizilmiştir. Bütçe sürecine yönelik mali saydamlık, hesap verme sorumluluğu, çok yıllı bütçeleme gibi uygulamalar başlatılmıştır.

Değişen ve gelişen şartlar devletlerin bilinen klasik rolü ve işlevini değiştirmeye zorlamaktadır.

Bugün gelinen noktada devletin rolleri şunlardır:

Ekonomik Rolü

Her şeye müdahale eden yerine,

Sınırlı Devlet / Düzenleyici Devlet

Sosyal Rolü

Liberal uygulamalar yerine,

Gelir Dağılımında Adaleti Sağlayan

Çevreyi Koruyan,

Yoksullukla Mücadele Eden

Siyasal Rolü

Sadece sınırları içi ile ilgilenme yerine

Küresel Tehditlerle Mücadele / Küresel Barışın Korunması

Globalleşmeye karşı Siyasi – Mali Egemenliğini Koruyan

Hukuki Rolü

Kamu Hukuku üstünlüğü yerine

Piyasa Mekanizmasının İşleyişinde Hukuki Altyapıyı oluşturan

Ekonomik, Sosyal ve Siyasal Rollerin Düzenlenmesinde Gerekli Hukuki Altyapıyı oluşturan

Devletin bu köklü değişimini sağlayan bazı araçlar vardır.

Yeni Kamu Yönetimi (NPM): Kamu yönetiminde son 30 yıldır dünyada yaygınlaşan yeni yönetim anlayışı kamu yönetimine dinamizm kazandırmıştır.

Yaklaşıma temel oluşturan ilkeler şöyle özetlenebilir:

  • Yöneticilerden ne beklendiği açıkça ortaya konmalıdır.
  • Yöneticilere kendilerine verilen görevleri yerine getirebilmeleri için yönetsel yöntem ve kaynakların kullanılışında esneklik tanınmalıdır.
  • Yetkiler merkezi birimden doğrudan hizmet sunan mahalli birimlere aktarılmalıdır.
  • Girdilerden çok çıktılara, süreçlerden çok sonuçlara odaklanılmalıdır.
  • Yöneticiler kullandıkları kaynaklar ve bu kaynakların kullanımı sonucu ulaştıkları sonuçlara göre sorumlu tutulmalıdır.
  • Vatandaşlara hizmet sunucusunu seçme imkânı tanınmalıdır.
  • Politika oluşturma, hizmet sunumu ve düzenleme yapma görevleri birbirinden ayrılmalıdır.

Yönetişim : Yeni yönetim anlayışını tetikleyen bir yönetim biçimidir.

Yalnız devletin meşrutiyetini ve şeklen demokratik yönetimini değil, vatandaşların mümkün olan her alanda ve her biçimde yönetime katılımını öngörmektedir. Böylece etkin, bağımsız, saydam, denetlenebilen bir kamu hizmeti ortaya çıkmaktadır.

Performans Odaklı Yönetim :

  • Siyasal iktidarın ve bakanların parlamentoya ve seçmenlere karşı,
  • kamu görevlilerinin siyasal iktidara, vergi verenlere ve bireylere karşı,
  • kamu hizmeti gören birimlerin hizmet ettikleri kişilere karşı,
  • kamu kurumlarının üst düzey yöneticilerinin atayanlara karşı,
  • alt düzey yönetici ve personelin üstlerine karşı,
  • kamu hizmeti gören kurumların bu hizmeti finanse eden kişi ve kurumlara karşı

Sorumlu tutulmalarını ve hesap vermelerini sağlamak üzere dizayn edilmiş bir çalışma biçimidir.

1980’li yıllardan beri dünyada uygulanmaktadır. Burada en önemli şey halkın memnuniyeti için özel sektörde olduğu gibi kamu sektöründe de verimsiz çalışmanın, zarar ettirmenin, kötü hizmet sunmanın sorumluluğunu duyuracak bir yönetim anlayışı gerçekleştirilmesidir. Ülkemizde de değişik alanlarda uygulanmaya çalışılmakla birlikte gerçek anlamda performans yöntemi henüz uygulanamamaktadır.

Stratejik Yönetim : İleriye yönelik (uzun dönemli) politikalar üretme, güçlü olma, güçleri birleştirme, amaç ve araç uygunluğunu sağlama, eldeki güçlerin etkin kullanımı, gerçekleştirme, esnek ve tedbirli olma gibi ilkeleri de içeren; yeniliğe, gelişmeye, sürekli uyanık olmaya, gözlemlemeye, ülke, işletme, kurum ve kuruluşun çevre ile uyumunu sağlamaya yönelik; uzun vadeli amaç ve hedeflerin, kuruluşun tümünü ilgilendiren geniş kapsamlı politikaların, amaçlara ulaşılmasına yarayan bir karar verme aracıdır; kurum veya kuruluşun beş, on veya daha fazla bir zaman sonra nerede olmak istediğinin açıkça belirlenmesi sürecidir.

Sonuç Odaklılık / Çıktı Odaklılık :Stratejik yönetim anlayışının bir çalışma biçimidir. Kurumun amaçlarına ulaşabilmek için belirlenmiş olduğu hedefleri dikkate alınarak, beklenen sonuçları iyi tahmin edip, bu sonuçlara ulaşmak için iş ve faaliyetlerin (beklenen sonuçlar hiç dikkatten kaçırılmadan) adım adım organize edilmesidir.

Sonuç odaklı çalışma yönteminde hedef - sonuç ilişkisi ölçülmelidir, hedefler somut ve ölçülebilir olmalıdır. Hedeflenen sonuçlara ulaşma oranının ölçülmesi ve bu durumun düzenli olarak kamuoyuna ve üst yönetime raporlanması sonuç odaklı çalışma yönteminin çıktısıdır.

Mali Saydamlık : Yeni yönetim anlaşışı içerisinde kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında denetimin sağlanması amacıyla;

  • Görev, yetki ve sorumlulukların açık olarak tanımlanması,
  • Hükümet politikaları, kalkınma planları, yıllık programlar, stratejik planlar ile bütçelerin hazırlanması, yetkili organlarda görüşülmesi, uygulanması ve uygulama sonuçları ile raporların kamuoyuna açık ve
  • ulaşılabilir olması,
  • Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri tarafından sağlanan teşvik ve desteklemelerin bir yılı geçmemek üzere belirli dönemler itibarıyla kamuoyuna açıklanması,
  • Kamu hesaplarının standart bir muhasebe sistemi ve genel kabul görmüş muhasebe prensiplerine uygun bir muhasebe düzenine göre oluşturulması,

Yasal bir zorunluluktur.

Hesap Verme Sorumluluğu : Kısaca bir kimsenin yaptıklarından dolayı başka bir otoriteye açıklamada bulunması hesap verme sorumluluğudur. Kamu yönetimi açısından hesap verme sorumluluğu üzerinde mutabakata varılmış hedefler çerçevesinde belirli bir performansın gerçekleştirilmesine yönelik sorumluluğun üstlenilmesine ve bunun açıklanması yükümlülüğüne dayanan bir ilişkidir. Kamu yöneticileri kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve hesap vermek zorundadır.

Bunun için Üst yöneticiler ve harcama yetkilileri her yıl faaliyet raporları düzenlemek, bu raporlarda stratejik planlama ve performans programları uyarınca yürütülen faaliyetleri, belirlenmiş performans göstergelerine göre hedef ve gerçekleşme durumu ile meydana gelen sapmaların nedenlerini açıklayacak şekilde hazırlamak zorundadır.

İç Kontrol : Kurumun hedeflerine ulaşmasını sağlamak için iş ve eylemlerinin mevzuata uygunluğunu, mali ve yönetsel raporlamanın güvenilirliğini, faaliyetlerin etkililiği ve varlıkların korunmasını sağlamak için tasarlanmış bir çalışma biçimidir. İş süreçleri içerisinde yönetimin iş esnasında kendi kendini denetimini (oto kontrolü sağlayan denetim sistemi) kurulmasını ve iş süreçlerin sürekli olarak iyileştirilmesini sağlayan bir organizasyon biçimidir.

İç Denetim : İç kontrol sisteminin iyi çalışıp çalışmadığını denetleyerek, yapılan işlerin doğruluğunu teyit eden ve bu çerçevede üst yöneticiye iş süreci/kurum/kuruluş ile ilgili makul güvence veren yeni bir denetim biçimidir. Diğer taraftan, süreçlerin iyileştirilmesine, ideal örgüt biçimine, ideal hizmet sunumuna ulaşılması için öneri geliştiren bir danışmanlık alanıdır.

 

Sedat ERGENÇ

Aile Bakanlığı İç Denetçisi

Kamu Yönetimi Uzmanı

iletisim@politkadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.