TÜRK TİPİ BAŞKANLIK SİSTEMİ

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
İzzet Kütükoğlu
Yazının Yazıldığı Tarih: 
25 -5-2013

      Yeni anayasa yapımı ağır aksak ilerlerken, gelip başkanlık sistemine dayandık. Bir tarafta hararetli savunucular diğer tarafta peşin redciler! Bana göre her iki tarafta korkunç, her iki tarafın bakış açısıda beni ürkütüyor! Çünkü, ne başkanlık sistemini savunanlar, nede karşı çıkanlar " sistem" kelimesinin anamını bilerek hareket etmiyorlar. Savunanların niyetleri başka, redcilerin niyetleri başka. Ben ne savunuculardan nede, redcilerden yanayım.

Bizim dersimiz başkanlık sistemini tartışma noktasına gelmemiştir. Bizim asıl tartışmamız gereken "sistem" denilince neyi anlamamız gerektiğidir.

Ben bunu anlatabilirim ama, nasıl olsa kimse anlamayacağı için anlatmaya lüzum yok. 

Hiç bir şey ifade etmesem o da olmaz. O halde şöyle anlatayım. Sistem denildiği zaman, kurgusal bir düzenek anlaşılmalıdır. sistemler kurgularına göre başarılı veya başarısız olurlarlar. 

    Sistematik kurguların işlememesi için büyük hatalar yapmış olmanız gerekmez. Sistem kurgulayıcıları büyük hatalar yapmazlar. Oysa, insanlar bir sistemi işletemedikleri zaman büyük hatalar üzerinde yoğunlaşırlar. "Şeytan ayrıntıda gizlidir." 

    Bir sistem kurgularken, bu sistemden ne bekliyorsunuz, ne amaçlıyorsunuz bunu bilmeniz gerekir.

    Amacınız nedir? bunu bilmek zorunluluğunuz vardır. Bunu biliyorsanız, bundan sonra bilmeniz gereken, asla ve katiyen canınız ne istiyorsa onu değil, amaçladığınız sonucu elde etmek için kurgulayacağınız sistem sizden neyi istiyorsa onu yapmak zorunda olduğunuzu bileceksiniz.

    Bunları bilmeden, bu gerçekleri göz ardı ederek sistem kurgulayacak olursanız, kuguladığınız sistem veya düzenek sizden yaptığınız hataların intikamını alır. kurguladığınız sistem sizin başınıza bela olur!

    Bir ülkenin yönetim sistemi mükemmel ise, o ülkede iyi başbakan veya yönetici arama zarureti yoktur. Sistem kurgusu bozuk ülkelerde, iyi yönetici arama zarureti ise hiç bir zaman ortadan kalkmaz. Ülkeyi yönetenler kötü, niyetleri bozuk sistemle ne alakası var şeklindeki laflar, sistemden zerre kadar anlamayan kendini bilmezlerin sözüdür!

    Kendini yani insanı bilen, insandaki sistematik işleyişi biraz düşünen adam sistemin önemini idrak edebilen insandır.

    Bir gazetenin başyazarına kitabımı göndermiştim. Bu başyazar kitabımı okuduktan sonra köşesindeki ilk yazısının başlığı; "Önemli olan insan" dı. Başlığın altında insanın önemli olduğunu, sistemin önemli olmadığını yazıyordu.

   Kendisine mektup yazıp teşekkür ettim. oysa bu adam ben sistem önemli derken O, insan önemli diyordu. Peki ben niye teşşekkür etmiştim? 

   Çünkü, onun önemli gördüğü şey kainatın en mükemmel sistematik varlığı idi. 

   Oysa bu yazar, bir gün bile kendisinin nasıl bir yaratık olduğunu düşünmemişti, önemli olan insan derken, aslında önemli olan sistem demiş olduğunun farkında olmayan, kendini bilmeyenin biriydi. 

    Bu yazara, madem sistem önemli değil, madem insan önemli, o halde İstanbuldan Ankaraya neden insan halinle, yürüyerek gitmeyip otomobil veya uçağa biniyorsun diye sormuştum. 

     Evet... İnsan sistematik bir yapıya sahip bir varlıktır. Ve o insan sistem kurgulama kabiliyeti de olan bir özelliğe sahiptir.

    Şunun farkına varmamız gerekir ki, bütün sistemler değişmez ortak özellikleri vardır. ister elektonik, ister biyolojik, ister mekanik olsun, ister yönetim sistemi olsun bütün sistemlerin ortak özelliği, sistemi oluşturan unsurların zorunlulukla çalışıyor olmasıdır. sistemlerde unsurların keyfiyetleri yoktur, keyiflerine göre çalışmazlar. Bir unsur zorunluluktan kurtulmuş ise, sistem iflas etmiş, sistem olma özelliğini kaybetmiştir.

   Netekim bizim ülkemiz için başkanlık sistemini tartışmak için çooook erken. Önce elliden bu yana tatbik ettiğin sistemin neden işlemediğini bir anlayalım daha sonra başkanlık sistemini tartışabiliriz.

    Türkiye'de iktidar partisinin başındaki başbakanlık makamında oturan bir başbakan, başkanlık sistemini istiyor olamaz. Ben ona başkanlık sistemini vatandaş olarak veririm. Ama hiç bir Türkiye başbakanı ABD de uygulanan sistemi istiyor olamaz. Hele hele yetkilerinin sınırlı olduğundan yakınan, her kuruma her birime hüküm yürütmek isteyen başbakanlar Başakanlık sistemi istiyor olamaz, başkanlık gömleyi bizim başbakanlara iki numara dar gelir! Az buz değil! O halde bunların istediği ne? Bunlar, Türk usulü başkanlık istiyor olabilirler. Karşı duran redcilerde kör cahil olunca, isterdin istemezdin vur dut inatlaşma. Eğer bu muhalefet iktidarın her dediğine körü körüne inat edip, iktidar bir yana çekiyorsa o, öte çekeceği yerde, yeri geldiği zaman asılmayıp aniden bırakıverse başkanlık sistemi isteyenler kıçlarının üzerine yığılacaklar. nasıl mı? adam başkanlık sistemi mi istiyor.? Getir amerikan sisteminin aynısını, istemeyen nağmerttir de. Bir daha başkanlık sistemini ağızlarına bile almazlar. Derler ya bu başkanlık sistemi Amerika dışında başarılı olmadı. Başkanlık sistemi niyetiyle getirdiğin sistem, bamabaşka bir garabet olur ise başarı şansı olmaz tabii ki. Normal şartlarda hiç bir iktidar, Amerikadaki sistemin aynısını istemez. 

    İktidar olmuşsun, dilediğin gibi yasa çıkarıyorsun, çıkardığın yasaları kelimenin tam anlamı ile keyfince uyguluyorsun, valiyi makama oturtan sensin, genel müdürü makama oturtan sensin, her biri emre amade, kavakta nar biter mi? diye sorsan, her biri siz istedikten sonra, kellem gibi diyorlar. Polis tut diyorsun tutuyor, bırak diyorsun bırakıyor, hatta demene bile lüzum yok. Seni memnun edecek herşeyi misli ile yapıyor.  

    Yok başbakan başkanlık sistemi istiyor olamaz. İlerde cumhurbaşkanı olacak ya. öyle bile olsa genede başkanlık sistemini istiyor olamaz. Anacak onun istediği; Türk tipi başkanlık olabilir. 

 

İzzet KÜTÜKOĞLU

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.