Tüm İyi Niyetli Tezler, Vahşi Sömürgen Yapı Altında Çökmüştür...

Başkasını rahatsız etmedikçe Allah yolunda dilediğinizi yapınız. Etnik, bölgesel ve mezhep ayrılıklarına düşmüş inanç yapısı ve ahlak anlayışı değiştirilmiş sömürgenin oyuncağı olmuş Müslümanlara tavsiyemdir.

Kendiniz cennete götüren krokiyi takip ederken, farklı kroki kullananları yok etmeyi Allah adına farz diye dillendirmeyiniz. Yok ettiklerinizin elindeki kroki doğru yolu gösteriyorsa, bu dünyada Allah adına doğruya yönelenleri yok etmek gibi bir gafletin içine düşme ihtimalinizi göz ardı etmeyiniz.

TV ve gazetelerde boy boy köşe yazıları,

Hocaefendi şunu dedi, Hocaefendi yok öyle demek istemedi, böyle dedi.

Yukarıdaki tavsiyelerim bitmek bilmeyen TV tartışmalarından çıkardığım sonuçtur.

Bana ne?

Kim bu adam?

Bu ülkeyi kim yönetiyor?

Vay Hocaefendi ile AKP ters düştü, biz hemen Hocaefendi ile birlikte hareket edelim!

Bu mu?

Türkiye de siyaset, politika, ideoloji, vatan, eşitlik, özgürlükler...

AKP’ye muhalif olduğum %100 doğrudur,

Ama…

Ülkem menfaatlerine, Ulusal çıkarlarımıza uygun hamleleri yok sayacak kadar değil!

Hele Hocaefendi ile ters düştüyse, bilin ki;

Emperyalizmin işine gelmeyen hamleler yapmaya başlamıştır.

Uluslararası tekelci sermayenin ülkem kaynaklarını ve artı değerlerini AKP sayesinde ele geçirdiği söylemine %100 katılmadığımı, uluslararası tekelci sermayeye 12 Eylül 1980’den beri iktidarda bulunan tüm partilerin hizmet ettiğini, hizmette kusur edenlerin iktidardan alaşağı edildiğini hep birlikte inceledik.

AKP; başörtüsü vs. gibi konularda müdahale etmeme ideolojisi bahanesiyle toplumsal yaşamın tüm alanlarında hegemonyacı bir projeyi zorla dayatmak için devlet gücünü sistemli biçimde kullanmıştır. AKP sayesinde egemenlik, kayıtsız şartsız uluslararası tekelci sermayenin eline geçmiştir.

Küresel sömürüye karşı çıkan İslami hareketler, Silahlı Müslüman gruplar ve Müslüman bağımsızlık hareketleri yok edilirken;

Meşru devlet Türkiye, mazlum İslam devletlerinin hamisi unvanı ile yeni bir dinî anlayışı İslam alemine empoze edemedi.

Biat eden müritler yumuşak güç kullanabilen neoliberal İslamcıya artık güvenmiyor.

Görülen o ki; neoliberal İslamcı Hocaefendi mazlum İslam devletlerinin hamisi olamadı, kürkçü dükkanına dönmek için söylem değiştirdi.

AKP, yumuşak politikalarla hem tabanını kaybetmeyi hem de uluslararası tekelci sermayenin kuklası unvanını hazmedemedi.

Bölüneceğiz diye feryat eden bizlere yıllarca, “Yeni Osmanlı” ütopyası ile cevap verenler, bugün gelinen noktada “vay anam vay, bölünüyoruz” demeye başladı.

Girdiği bataklığın ortasına kadar feryatlarımıza rağmen ilerleyenler bataklığın ortasından elini uzatıyor.

AKP ile Hocaefendiyi bitirme planı yani irtica ile mücadele eylem planı yargılanıyor malumunuz(!) Ülkemi soktukları bu akıl almaz çıkmaz da…

Her zaman uyguladıkları siyasi aldatmaca ile başkalarını suçlama manevrasına yöneldiler.

Sorun ortada kendilerinden başka suçlayacak kimsenin kalmamış olması...

Hocaefendi diyecek ki:

“Ben yapmadım, onlar yaptı.”

AKP diyecek ki:

“Biz yapmadık, Hocaefendi bu hale getirdi.”

Takdir edersiniz ki;

AKP’nin Hocaefendi ile mücadele eylem planı yargılanamaz,

Kaldı ki;

Hocaefendinin AKP ile mücadele eylem planı devreye sokuldu bile

Aman bu oyuna gelmeyin!..

Uluslararası ilişkilerde denge aleyhimize gelişmektedir.

Tüm iyi niyetli tezler, vahşi sömürgen yapı altında çökmüştür.

“Millî sınırlar içinde ülke bütündür bölünemez…”

Serhat KUŞDOĞAN
iletisim@PolitikaDergisi.com