Radikal Şeriatçı Teröre Destek Veren Ülke Türkiye

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Serhat KUŞDOĞAN
Yazının Yazıldığı Tarih: 
17.11.2010

 

Bilimsel verilere dayanarak bugün Türkiye’nin ekonomik durumunun hezimet olduğunu söyleyebiliriz. İslami verilere göre, 45 derecelik yatay bir açıyla bakmayı başarabilirseniz; teğet geçtiğini görmeniz an meselesi... Köyde yapacak bir şey kalmadı. Buğdayı, eti yurt dışından ucuza getiriyoruz. Hepimiz olduk şehirli... Siyasal İslam, şehir hayatının yarattığı sosyal talepleri, bu ekonomik göstergeler ile sağlayabilmenin tek yolu...

İnsanlar işsiz, muhtaç ve özgüvenini kaybetmiş hale geldi. İnsani hak ve özgürlük beklentileri inanç gereği törpülendi. Akıl yürütme ve karar verme becerisi elinden alındı. Sonuçta Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, ekonomik baskı ve dini zorlamalar ile ASİMİLASYONA maruz kaldı.

Uzlaşma kültüründen uzak İslamlıkçılar, Politik söylemler, taktik aldatmalar ile Demokrasiyi METROBÜSE benzettiler. Yeni, değişimci, modern, çağdaş ama sallan yuvarlan giden istediği durakta durup, istemediği zaman hiç kımıldamayan ARAÇ...

Kadınların siyasal varlığını yok sayan, demokrasiyi şeriata giden METROBÜS’e benzeten yönetim anlayışına, günümüzde entellektüellik, bilimsellik diyorlar.

 

Birey olmak, eşit haklara sahip olmak adına kendi ayakları üzerinde durmayı başaran, kadınlara bir meşgale verilmeliydi; “Türbana özgürlük savaşçıları” doğdu... 

Kadınlarımız, TBMM Başkanlığı, HSYK ve Anayasa Mahkemesi’n de daha fazla üyelik, Cumhurbaşkanlığı, Bayan Vali sayısının artması konularında sessiz...

Kadınlarımız, sadece “Türbana özgürlük şavaşçıları”...

İslam sosyalizmi gereği “Türbana özgürlük savaşçıları” Tekel işçilerinin çaresizliğine, kulaklarını tıkayıp, yüzlerini bile örterek cevap verdi.

İslamlıkçının özgürlükleri adına demokrasi (Türban kadına ne kadar özgürlük tanıyorsa?), ezilmişlerin bireysel hak ve özgürlükleri adına POLİS DEVLETİ savunucusu “Türbana özgürlük şavaşçıları”...

“Türbana özgürlük şavaşçıları”  dinî inancının kadını geri plana iten anlayışını topluma hakim kılmak adına mücadele veriyor.

İslami aydınlanma yakındır, yüzlerine NUR yağacak...

 

Kör topal da olsa Laik, demokratik, Sosyal bir Hukuk Devletini; kabilecilik anlayışının hakim olduğu, METROBÜSÜ, cemaatçi bir şeriat devletine dönüştürmek, hakim gücün genel çıkarı gözetilirken giderilmesi zor sorunlar meydana getirmektedir. Özellikle ortak paydalar yok edilmekte, farklı renklerin birarada yaşama ihtimali imkansız hale gelmektedir.

Çağdaş Medeniyet seviyesinin üzerinde bir bakış açısı bu kadar DAR olabilir mi?

 

Diyalogcu görünümlü, şu ana kadar kendisi gibi düşünmeyen hiçkimse ile iletişim kurmayan İslamlıkçılar; günümüzün küresel anlayışının çok gerisinde kalmış olup, toplumu tarih öncesi bir ideolojiye göre biçimlendirmenin artık imkansız hale geldiğini algılamaktan yoksundur.

 

İslamlıkçılar siyasal tercihte zorlanmaya başladı. Sivil Toplum Örgütü adını verdikleri Süleymancılar, İskender paşa cemaati, İsmailağa cemaati, Erenköy cemaati, Kadiriler, Halveti tarikatinin Şabaniye kolu, Nakşibendi Tarikatinin halidiye kolu  Devlet erkinde daha fazla söz sahibi olmak adına birbiri ile yarışır hale geldi. Siyasal İslamcı yazarlar bu duruma ‘Özgürlük ve adalet ilkelerine dayanan yeni dönemin entellektüel evreni’ diyor.

Bu yeni dönemin entellektüel evreni ÜLKEM de oluşturulacak Profesyonel Ordu; Süleymancı Tugayları, İskender paşa Taburları, İsmailağa Aşayiş Tümenleri, Kadiri Alayları, Halveti tarikatinin Şabaniye Bölükleri şeklinde teşkilatlanacak ise Türkiye-Irak sınırının güvenliğini Nakşibendi tarikatinin Halidiye Sınır Tümenleri mi sağlayacak?

 

İktidarı ele geçirmek adına, yağmur da beraber ıslananların, şimdi birbirini tasfiye etmek için giriştikleri mücadele; siyasi mi, şeriati mi, cemaati mi?

 

Radikal Şeriatçı Teröre destek veren ülke olmak adına DEĞİŞİM çığlıkları; Laiklik ilkesi ile Devletin her dine aynı mesafede durduğu bir yönetim anlayışını, Şeytanın dini diye tanımlayanların zafer çığlıklarıdır. Bu değişimin Demokrasi’den çok Monokrasi olduğunu hatırlatmak isterim.

Devletin Bakanı laikliği DİN olarak tanımlıyorsa, bu ülke de siyasilerin temel eğitimi sorgulanmalıdır.

 

İslam da parça pinçik kabilecilik anlayışına tek çözüm laiklik, İslamlıkçıların hedef tahtasına dönüştürüldüğü için kaçınılmaz sona az kaldı;

 

Radikal Şeriatçı Teröre Destek Veren Ülke TÜRKİYE...

 

Serhat KUŞDOĞAN

PolitikaDergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.