Cumhurbaşkanı Olacakmış!

“Önüme hangi engeller çıkartılırsa çıkartılsın bu engelleri teker teker aşacağım. Ferhat’ın Şirin’ kavuşması gibi ben de milletime birgün kavuşacağım. Allah’ın izni ve milletin sağduyu ile Türkiye’nin en büyük partisini kuracağım ve bir gün Başbakanlık koltuğuna oturacağım. 

Başbakanlık koltuğuna oturmadan ölürsem gözüm arkada kalır. Allah nasip ederse bir nihai hedefim Çankaya Köşkü’ne çıkmaktır.” 

Bunu ne zaman söylüyor ? 1999 yılında ,kapısında "Cezaevi" yazan misafirhanede ikamet ederken,kendisine gelen sayısı belirsiz konuklarıyla konuşurken...

Nereden öğreniyoruz?  Bilal Çetin’in Türk Siyasetinde Bir Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan kitabının, 2003 yılı baskısının  28.sayfasından...

Hiç kimse,İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının Siirt´de ne işi vardı diye sormuyorsa, biz de sormayalım...Gelelim söylediklerinin açılımına...

AKP, Erbakan´ın partisi içinden, ülkemiz hakkında ki olumsuz görüşleri taşıyanların bir araya toplanmasıyla oluşturuldu... Yıl 1996 idi... Yani 1999 yılında söylenen o sözler, sırtını güçlü bir devlete dayamış ve onların taşeronluğunu üstlenmeye yemin etmiş bir kişinin , o rahatlıkla ve pervasızlıkla sarfettiği sözlerdi...

Peki, kendi söylediğine kendi inanıyor muydu? Elbette... Siz olsanız 1950 yılından bu yana bu ülkeyi dilediği gibi yöneten güçlü bir Devletin verdiği sözlere ve teminatlara inanmaz mısınız? Akla şu soru gelebilir... Neden Recep Tayyip Erdoğan ve şürekas ?

İşte bunun yanıtını bir torba bulgura onurunu sokaklara atan sevgili halkımız (!) bilseydi, bu parti ve bu kişiler siyaset arenasının içine girebilirler miydi ? Bu arada, bunların elinden tutup "Gelin birlikte politika yapalım" diyen bir Baykal´ı da ıskalarsak hata yapmış oluruz...

Bugünden geriye dönelim ve on yıllık iktidarlarını, çıkıp gökyüzüne seyreyleyelim... Son on yılda Ülkemizde yapılan tüm olumsuzlukları, bu toprakları seven insanlar, rüyalarında görseler kabus görmüş gibi uyanmazlar mıydı ? 

Düşünebiliyor musunuz? Ülkemizin limanlarından, sanayi tesislerine, ormanlarından madenlerine, petrolünden akarsularına kadar Emperyalizme peşkeş çekebilecek bir tane Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı hayal edebilir miydiniz ?

ABD nin yüz yıllık rüyası olan BOP nin Eşbaşkanı olmayı kabullenen ve tüm İslam Ülkelerinin parçalanarak ABD nin çizmeleri altında ezilmesine katkı sağlayan ve Yahudilerin tüm dünyada ki en önde gelen dostlarından olan ve de kuru gürültü çıkararak, ülkemizin Doğusunun bölünmesi için elinden geleni ardına koymayan ve Atatürk´ün kurduğu Türkiye Cumhuriyetini iğdiş edebilme adına kendisine bahşedilen yetkiyi sonuna kadar kullanan ve "Kankam" dediği komşu Devlet Başkanına savaş açma gibi aymazlığın içine girebilecek kadar Emperyalizmin hizmetinde olan kişinin bu sözleri söylemesinden daha doğal ne olabilir ki...

Ve AKP nin Başbakanı, sırtını dayadığı güçten aldığı "Olur" ile şimdi de AKP nin Cumhurbaşkanı olacakmış...Olsun...

ABD ye hizmet ettiği sürece Başbakan, Cumhurbaşkanı, Padişah, Şeyhülislam ve Halife bile olabilir... ABD için hiç bir mahzuru yok...

Ya bizler için....!!!