ADALET DENETİMİNDE BİR ADALETSİZLİK VAR!

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Kemal Mert BEZDAN
Yazının Yazıldığı Tarih: 
04/03/2009

Türk yargı sisteminin denetimi bilindiği üzere Adalet Bakanlığı tarafından yapılmaktadır.Adalet Bakanlığı'nın asli görevi;Türk yargı sistemindeki olmuş veya olabilecek aksaklıkları gidermek,bunlara karşı tedbirler almak ve yargı sistemini denetlemektir.Kuvvetler ayrılığı ilkesinden dolayı Adalet Bakanlığı yürütmenin içinde yer alır ve Türk yargı sisteminin karar organı olan mahkemelerin kararlarını etkilemek değil onları sadece denetlemekle yükümlüdür.Çünkü kuvvetler ayrılığı ilkesine göre yargı bağımsızdır ve hiç bir şekilde yürütmenin etkisi altında kalamaz.

Ne yazık ki denetleme sisteminin kendi kuralları içerisinde işleyişinin ülkemizde yürümediği herkesçe bilinmektedir.Gün olmasın ki Adalet ve Kalkınma Partisi aleyhine,bu partinin ileri gelen yöneticileri ve partiye yakın kişi ve kuruluşlar hakkında açılan bir dava sonrasında Adalet Bakanı'nın yazılı ve görsel basın karşısına çıkıp davayı,davacıyı ve mahkemeyi tenkit edici sözlerde bulunmasın.Tabi bu davalar iktidar partisi oana yakın kuruluş ve kişilerin çıkarlarına bir durum oluşturuyorsa o zaman denetim ve yargı sistemi normal hatta olması gerekenden daha hızlı ve sözde daha demokratik ilerliyor.Türk yargı sisteminin denetimi açıkça söyleyebilirim ki "Benden ol Rahat ol" zihniyeti ile yürütülüyor.

"Benden ol Rahat ol" sözünün üstünde ayrıntılı olarak durmak istiyorum.Ben İzmirde yaşıyorum.Şehrimizde 4 yıldır bitmesini beklediğimiz bir metro çalışması var.Ne yazık ki çalışma bitmesi gereken tarihin şu an 2 yıl gerisinde.Sözünü ettiğim metro çalışması bittiği taktirde şehrimizin trafik çilesinden büyük ölçüde kurtulacak ve çok uzun mesafelere çok kısa sürede rahat bir şekilde ulaşmanın mutluluğunu yaşıyacağız.Bu hizmet sadece İzmirde yaşayan vatandaşlarımıza değil yurdun dört bir yanından İzmir'e gelecek olan vatandaşlarımızında yararınadır.Ancak bir kaç hafta önce Adalet Bakanı'nın "Hükümetimiz ile iyi ilişkiler içinde olmayan yerel yönetimler maalesef her projesini Ankara'dan geçiremiyor" açıklaması halk'a verilecek olan bu hizmetin neden hala bitmediğini veya bitirttirilmediğini bana bir kez daha hatırlattı

Türkiye'nin Demokratikleşmesinde kendilerini sözde lider gösteren kadronun bir fonksiyonu olan Adalet Bakanı'nın gerçekte ne kadar Demokrat olduğunu ve yargımızın kimler tarafından denetlendiğini,dünyadan bir haber olan ve ülkenin iktidarında bulunan bu kadronun kendilerine bile yetemezlerken 70 milyon nüfuslu bir ülkeyi akıl almaz çelişkilerle nasıl yönettiğini bir kez daha ibretle görüyorum.

Yorumlar

Demokrasimizin ve yargı

Demokrasimizin ve yargı sistemimizin nasıl çöktüğünü görelim

yanlış politika

adalet bakanının açıkması talihsizlik.ama her dönemde bu böyle olmuştur .iktidar hiç bir zaman kendisinden olmayan belediyenin başarılı olmasını istemez..siyasi iktidar daha fazlasına sahip olmak ister.chp de olsa ak partide olsa mhp de olsa aynı şeyi düşünür.burda irdelenmesi gereken adalet bakanı değil siyasi kültürümüz.şahıslara takılmamak lazım.adalet bakanından tarafsızlık istemekte çok saçma.sonuçta iktidar mensubu ve bir siyasi partinin etiketini taşıyor.bence yargı da ki aksaklıkların düzeltilmesi bağımsız bir kuruluşa verilmelidir.bu gün ak parti yarın chp ne fark eder.kurumsallşamk gerekir bu konularda.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.