Ülke Bölünmesinde Yeni Adım…

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

 

Bir yandan küresel çete, bir yandan içerideki işbirlikçileri ülkemizi bölmek için var güçleri ile çalışıyorlar.
“AKP hükümeti bilerek veya bilmeyerek ayrılıkçıların değirmenine su taşıyor” diyenler hep eleştirildi, hatta vatan haini ilan edildi. Oysa yaşanan olayları sıraya koyduğumuzda ülkemizin hızla bölünmeye gittiğini, iktidarın ise bilerek veya bilmeyerek bölücülerin yanında olduğunu, en azından karşısında olmadığını görüyoruz.
Yer isimlerinin Kürtçeye çevrilmesi, Kürtçe tv, anadilde eğitim gibi zehirli sarmaşıklar içimize ekilirken, bir kısım topaç liboşlar, yandaş basın, bunları masumane demokrasi isteği olarak göstermek için bir yerlerini yırttılar. Bölünmeye, ayrışmaya giden her adımı insan hakları ve demokrasi ambalajında sunmayı marifet saydılar. Tabii, iktidar partisi ve hükümetinin büyük gayretlerini de takdir etmemek elde değil.

Daha fazla demokrasi,
İnsan hakları,
Yer isimlerinin değiştirilme isteği,
Kürtçe televizyon yayını,
Ana dilde eğitim isteği,
Kendi bayraklarının kullanılma isteği,
Özerklik isteği,
Seçim boykotu,
Okul boykotu.
Martti Oiva Kalevi Ahtisaari’ nin arabulucu olarak ülkemize gelmesi.
Hala uyuyan, hala bu gidişata hoş görü ile bakan var mı acaba? Benim ülkem içinde birileri hükümet ile belli bir gurup arasında arabuluculuğa soyunuyorsa o hükümetin yapacağı en onurlu davranış derhal istifa etmektir. Bu durum, “ben ülkemde asayişi barışı sağlayamıyorum” anlamına gelecek bir davranışa izin veren bir hükümeti Türk insanının hak ettiğini kimse söylemesin.
Bu görüşmelerin sonunda PKK’nın da desteği ile bölgeye barış gücü istenecektir. Dışarıdan gelen her emri derhal yerine getiren AHKP hükümeti bu emri de ikiletmeyecektir. Onun sonucunun nereye gideceğini görmek isteyenler Yugoslavya örneğine bir bakıversinler.
Her şey cumhurbaşkanının “güzel şeyler olacak” cümlesi ile start almıştı. Arkadan başbakanın ilan ettiği ama bir türlü adında bile karar kılamadığı açılım rezaleti ülkeyi kendi vatandaşı ile hükümeti arasında bir arabulucu ile konuşmaya başlar duruma getirdi.
Bu güne kadar bölünme konusunda en azından yeterli önlemi almamak, bilerek veya bilmeyerek destek olmak, onurlu davranıp istifa etmemek gibi konularda hükümeti suçlayabiliriz. Ancak bu bir Türk devletinin daha iç oyunlarla çökertilmesini engellemez. Verdiği tavizler ile geri dönüş yolunu çoktan tıkamış ve hala ben bilirim havasında yerinde kalmayı marifet sanan hükümet, iddia edilen gibi Türkiye cumhuriyetinin gelmiş geçmiş en başarılı hükümeti olarak değil, ülkenin bölünüp parçalanmasına seyirci kalan hükümeti olarak tarihe geçecektir.
 
Cem.Tamturk@PolitikaDergisi.com

Yorumlar

Önem

Konu ne kadar önemli ise, düşünürken o kadar ciddiyet içinde olmak gerek.
Kürt Türk ayrılığı önemli bir sorundur. Bu konuyu düşünürken siyasetten arınmış olarak düşünmek gerek.
Bunu siyasete konu yapmamak gerek!
Eğer anayasaya ülke bölünmez bir bütündür yazmakla mesele hallolsa idi, ne Tamtürk bu yazıyı yazardı. ne ben bu yorumu yazardım.
Biraz olsun Gorbaçov olabilmek lazım gibime geliyor.
Konunun siyaset üstü bir konu olması nedeni ile, siyaset üstü bir mercide muhakeme edilmesi gerekir.
İş sivil toplum örgütlerinin işi ama, nerde bizde öyle sivil toplum örgütü?
bizdeki sivil Toplum örgütleri siyaetçiden daha siyasetçi!
İşimiz zor. Zorki ne zor.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.