Okullarda Serbest Kıyafet ve Muhafazakarlık

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Okullarda serbest kıyafet uygulaması yürürlüğe girdikten sonra, “zengin-fakir ayrımı netleşecek” tartışmalarının yanında, bir de, çok yüksek sesle tartışılmasa da “ilkokula başörtüsü iner mi?” tartışması yapılıyor. Ben bu konuda da iyimserim.

Evet… Şu zamanlarda ilkokula başörtüsü iner ama çok azınlıkta kalır, toplumun geneline yayılmaz diye düşünüyorum. Birinci neden ilkokula giden bir çocuğa başörtüsü taktırmak radikal(yobaz) İslamcılıktır. Türk insanı hiçbir zaman bu kadar İslamcı olmamış ve olmayacaktır. Eğer gönderen olursa da bu tamamen velilerin iktidar yalakalığından kaynaklanacaktır. Bu iktidar gittiğinde toplum yeni iktidarın dümen suyuna gitmekte hiç vakit kaybetmeyecektir.

Benim düşüncelerime paralel olarak, Hürriyet Gazetesi Yazarı Sayın Ertuğrul Özkök’ün iktidarların dümen suyuna giden halk için Türkiye’de ki muhafazakarlığı anlatan “Muhafazakarlığın Bu Ülkede Geleceği Yok” başlıklı yazısından birkaç cümle aktarmak istiyorum;

“Dünyanın en büyük ideolojisi hayat tarzıdır. Erdoğan’a 2002’de oy verenlerin bir kısmı bir önceki seçimde Ecevit’e oy verdi.

Geçen gün gitti (başbakandan bahsediyor) imam hatipliler bu ülkeyi yeniden inşa ediyor dedi. İnsaf ya İmam hatipliler bu ülkedeki okuyan insanların sayısının yüzde 5’i… …Ak Parti’nin küçümsenmeyecek bir bölümü normal okullardan mezunlar.”…

Okullarda kıyafet serbestliğinin ülkeyi geri götürmeyeceğine bir de şu örneği gösterebilirim. İmam Hatip Liseleri serbest bırakıldığında muhafazakarlar sandılar ki vatandaş İmam Hatip Liselerine hücum edecek. Bunun için yeni okullar inşa edildi, okulların bazı binaları İmam Hatip Liselerine çevrildi ama bu okullara talep muhafazakarların beklediğinden çok az çıktı. Okulların yarısı boş kaldı…

Buradan da anlaşılıyor ki, ülkeyi daha da muhafazakarlıştırmak için ne yapılırsa yapılsın, bu ülkenin vatandaşı hiçbir zaman onların istediği kadar muhafazakarlaşmayacak.Muhafazakar gözükecek, AKP’ye oy verecek ama akşama gidip iki kadeh tokuşturacak… Yani ne yaparlarsa yapsınlar bu ülkeyi İran’a çeviremeyecekler.

Dönelim tekrar okul ve başörtüsü konusuna;

İlkokulda başı örtülen kızi siz de tahmin edersiniz ki bunu kendi öz iradesiyle değil, ailesinin baskısıyla yapacaktır. Zorlamanın ise dinimizde yeri yoktur. İlkokuldan beri başı örtülü bir kız, her zaman başı açık arkadaşlarına özenecek ve fırsatını bulduğu an, başını açacaktır. Hatta okula giderken kapayıp, okulda açacağı zamanlar olacaktır. Gençleri sınırlamak oldukça güçtür. Velev ki kendi isteğiyle takmış olsun…

O sebepten ötürü üniversitelere başörtüsü ile alınmayan kardeşlerimiz için herzaman üzülmüşümdür. Nasıl ki başörtüsü için velilerin çocuklarına baskı yapmasını istemiyorsak, devletin de üniversiteye giden kardeşlerimize başörtüsünü çıkarttırmaya çalışmasını hoş karşılamamalıyız. Üniversiteye giden kızımız artık o başörtüsünü kendi hür iradesiyle takmaya başlamıştır ve demokrasilerde, hatta İslam’da bile kişinin hür iradesine karışmak yoktur. Allah’ın bile kulunun hür iradesine karışmadığı bir durumda, kulun, diğer kulun hür iradesine karışması haşa Allah’ın işine karışmak olur. Allah, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’e (S.A.V) bile kişilerin hür iradesine karışmaması gerektiğini şu ayetle bildirmiştir;

Biz, seni ancak bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik. (Furkan/56)

 

 

Ümit MİNEL

umit.minel@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.