Milletvekili Yemini Şart mı?

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

28 Temmuz pazar günü yapılan seçimlerde milletvekili seçilen adaylar mazbatalarını, yani milletvekili seçildiklerini teyit eden ve yasallaştıran belgeyi bugün kendi seçim bölgelerindeki İlçe Seçim Kurullarında yapılacak törenle alacaklar.

 

Anayasamız uyarınca sürecin bundan sonraki aşamasında KKTC Meclisi, mazbataların verilmesinden yedi takvim günü sonrasında çağrısız olarak toplanacak. Meclis Başkanı resmen seçilmediği için, seçimi kazanan en yaşlı üye Meclis Başkanlığı görevini, en genç iki üye de Başkanlık Katipliği görevlerini sembolik olarak yerine getirecek ve KKTC Meclisi 8. Dönem çalışmalarına başlayacak.

 

KKTC Meclisinin 1. dönem açılışında ben, seçim kazanmış en genç iki üyeden birisi olduğum için rahmetli Raif R. Denktaş ile birlikte Başkanlık Katipliği görevini yerine getirmiştik.

 

Sürecin 12 Ağustos'ta gerçekleşecek son aşamasında seçimi kazanmış üyeler yemin ederek "Milletvekili" statüsünü resmen kazanacaklar. Yemin etmeyen üye, resmen milletvekili olamıyor Anayasamıza göre.

Gerçekte bu "Yemin etmek" kavramı ve töreni bana artık çağdışı bir uygulama gibi geliyor. Asırlar öncesinden kalma bir gelenek bu ".... şerefim ve namusum üzerine yemin ederim" diye sona eren yemin ritüeli.

 

Orta çağı oluşturan yılların içinde başlayan ve 19. yüzyılda doruk noktasına ulaşan "Bir topluluğa bir fikri kabul ettirmek uygulamaları" veya da buna kısa ve net olarak "bir topluluğun beynini yıkama yöntemi" denen prosedürün başköşesinde yer alıyor bu yemin töreni uygulaması.

 

Halk temsilcilerini veya da sözcülerini, gene aynı halkın oluşturduğu ve adına Meclis denilen, halkın ve de bu halkın oluşturduğu yönetimin çıkarları doğrultusunda kararların alındığı yere oy çokluğu ile gönderiyor ama yemin etmediği için bu halk temsilcisinin hiç bir söz hakkı ve oy kullanma hakkı olmuyor. Kürsüye çıkıp, kendisine oy veren binlerce kişi adına konuşamıyor, söz konusu binlerce kişiyi ilgilendirecek konularda karar alınırken oy da kullanamıyor.

 

Bunun örneğini KKTC'de 6 Mayıs 1990 tarihinde yapılan milletvekilliği seçimlerde yaşadık. Seçime ''Demokratik Mücadele Partisi'' (DMP) adı altında birleşerek ortak bir liste ile giren TKP, CTP ve YDP, UBP karşısında çok ağır bir yenilgi alınca, seçimi kazanan 12 DMP Milletvekili, kendilerine özgü bir takım gerekçelerle yemin etmeyi reddetmiş ve milletvekillikleri, Hukuk ve Sosyal İşler Komitesi'nden gelen rapor doğrultusunda KKTC Meclisi tarafından 4'e karşı 33 oyla düşürülmüştü.

   

1990 seçimlerini kazanarak Milletvekili sıfatını kazanmayı hak etmiş 12 DMP'li üyenin, seçimi kazanmalarına rağmen sırf yemin etmedikleri için milletvekili olamamaları tamamen Anayasamıza uygun. Günümüzde de aynı uygulama ve kural geçerli. Yemin etmeyen milletvekili olamaz.

 

28 Temmuz'da yapılan seçimlerde tüm seçim bölgelerinin en yüksek oyunu alan aday yemin etmezse, kendisine oy verenler ve bu kişilerin verdikleri oylar yok sayılacak, kendisi de milletvekili sıfatını alamayacak.      

 

Daha öncede söylediğim gibi, içinde yaşadığımız 21. yüzyılda bu mantık ve uygulama bana çağdışı geliyor, hem de iki noktada…

Birincisi söz konusu en yüksek oyu alan aday büyük bir olasılıkla bir evvelki seçimi de kazanmış çok sevilen bir milletvekilidir ve bir evvelki seçimin sonunda yeminini de etmiştir. Anayasamızda "bu yemin yeni bir seçim yapılana kadar geçerlidir" diye bir madde de yok. Niye şimdi gene yemin etsin ki. Yemin edilecekse bir kere edilir. 

 

İkincisi söz konusu temsilciyi kendilerini temsil etmek üzere Meclise gönderen halk, bu kişinin çalışmalarından memnun kalmazsa verdiği söze ve ettiği yemine bakmaksızın kendisini bir daha seçmez ve yerine sözüne güveneceği bir başka bir kişiyi gönderir.  

 

Anayasamızda yemin etmek zorunluluğu var ama yemini ettikten sonra ettiği yemine uymayan Milletvekiline nasıl bir yaptırımın uygulanacağı yok.

 

Anayasamızda artık değişiklik yapılmasının zamanı geldi. KKTC Meclisindeki Milletvekili yemini, yaptırım gücü olmayan, sembolik bir tören olmalı veya da tümden kaldırılmalı.

 

Prof. Dr. Ata ATUN

ata.atun@politikadergisi.com

 

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.