Bu Kediyse Et Nerde? Yok, Bu Et ise Kedi Nerde?

Nasreddin Hocanın canı bir gün yahni ister. Kasaba gidip iki kilo et alır, eve gönderir. Hocanın karısı, yahniyi pişirirken komşuları çıkagelir. Misafire ikram edecek başka şeyi olmadığından yahniyi pişirip, komşularına ikram eder. Akşam olup da evine yorgun argın dönen Hoca, yahninin özlemiyle sofraya kurulur.Biraz sonra karısı Hocanın önüne bir tabak bulgur aşı koyar. Hoca kızar:

- Hatun, hani bizim yahni? Karısı misafire ikram ettiğini söylemeye cesaret edemez.
-Hiç sorma efendi! Senin gönderdiğin eti kedi yedi, der. Hoca sofradan kalkar. Kedinin zayıflıktan bir deri bir kemik ve açlıktan bitkin halde olduğunu görür.
Bir karısına bir kediye bakar.
- Hatun, gerçekten eti bu bizim kedi mi yedi? diye sorar. Karısı:
- Evet Efendi! Bu utanmaz kedi yedi, der.
Hoca, koşarak el terazisini getirir. Terazinin bir gözüne kediye, öbür gözüne kilogramları koyar.
kedi tam iki kilo gelir. Hoca karısına bakarak:
- Bak hatun! Şu gördüğün bizim kedi tam iki kilo geldi. Aldıiğım et de iki kiloydu. Bu tarttığım kedi ise, et nerede? yok bu tarttığım et ise, kedi nerede?! diye sorar.

***

Bundan yaklaşık 2-3 yıl önce şu yaşananlar olsaydı, malum medya, en başta Bülent Arınç (Sahi Bülent Arınç suikastı noldu?) ve Şamil Tayyar ne derdi?

Uludere’yi  olayı için; Asker (Ergenekon), hükümetimizi zor durumda bırakmak için o insanları özellikle vurdu…

Beytüşşebap baskınında, kasabanın girişindeki tek köprünün korumasız kalmasnıı sırf bu saldırıdan sonra hükümetin yıpratılması için Ergenekon sağladı.

Silahsız askerleri sivil otobüslerle yola çıkarıp PKK’ya haber uçuranlar Ergenekonculardı,  yolun denetimini özellikle doğru dürüst yapmayanlar Ergenekonculardı, düz ovada PKK’lıların gelişini de gidişini Ergenekoncular sağladı…

Pusuya yatan PKK’lıların hiç fark edilmemesi Ergenekoncuların sayesinde oldu…

Saldırı sırasında, otobüsleri koruduğu söylenen zırhlı araçların hiç ateş açmaması, olay yerinden uzaklaşması tamamen Ergenekon işi…

Saldırıdan sonra PKK’lıların düz ovada nasıl rahatça kayıplara karışmalarını Ergenekon sağladı…

***

Bunların tamamı 2-3 sene önce olsaydı, aynı yukarıdaki demeçler verilecek, medya neredeyse PKK’yı masum göstermeye çalışacaktı.

Şimdi niye mi demiyorlar? Arasıra mırıldanıyorlar ama artık hem halk buna inanmamaya başladı hem de adama Nasreddin hocanın karısına sorduğu soruyu sormazlar mı; Bu Ergenekonsa içerdekiler ne? Yok içerdekiler Ergenekonsa bu ne?

Ha birde diyorlar ki, Ergenekon operasyonlarından sonra suikastler durmuş.

Suikastler işe yarayan adamları durdurmak veya susturmak için yapılır. Dışarıda işe yarayan adam mı bıraktınız ki suikastler olsun.

Bunu yazarken düşündüm de, belkide Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan’ın can güvenlikleri sağlanıyordur bu şekilde…!

Ümit MİNEL

umit.minel@politikadergisi.com