Bir Durun Hele...

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Ortalık toz duman. Sanki birileri sokağın ortasına çöp boşaltır gibi haberleri ortaya boşaltıyor.

Baykal’ın istifasından sonra CHP cenahında işler karışık. Kurultaya on gün kalmış millet “ben aday olmam” yarışında. Aslında haklılar. Biri çıkıp ben adayım dese, Sayın Baykal’a yapılan iğrenç tezgâhın bir ucunu eline tutuşturuverecek her şeyi çok bilen basınımız. Zaten başta dönek CHP’lilerden Ertuğrul Günay ortaya attı bir laf, herkes üzerine atladı. Neymiş efendim, içerden olabilirmiş. Kimse sormadı “siz nerden biliyorsunuz, yoksa siz misiniz” diye…

Yüksek Seçim Kurulu referandum için 120 gün belirledi. Bu AKP’nin kalesine atılan bir goldü. Muhtemelen şimdi düşünüyorlar, acaba genel seçimi öne çekip halkın önüne iki sandık mı koysak diye. Baksanıza, olayları olmadan bilme yeteneğine sahip Şamil Bey, Sayın Haşim Kılıç’a taktiği veriyor. “Aman CHP’nin başvurusunu gündeme alma, Anayasa Mahkemesi CHP isteği lehinde karar verecek” diyor

Hükümetin tek derdi bu değişiklik paketi ki, başka bir şey düşünmüyor, bu ara CHP’deki durumu kaşıyor. Neymiş, “Eğer Tayyip Bey isteseymiş Baykal’ın kariyeri çok önce bitermiş”. Doğrusu, gözlerimiz yaşardı.

***

Bu patırtının arasında çok sevinçli bir haber: “Rusya ile vizeler kalktı.” Allah Allah, bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü? Hemen ardından, olay soğumadan sebep belli oldu. Ülkemizin güzelim coğrafyasını nükleer santral kurarak mahvetme işi Ruslara verilmiş. Paramız bol ya, saçıyoruz. Hem de milyar dolar, milyar dolar. Demek bu güzelim coğrafyayı katledebilecek soğukkanlı katil Rusya’dan bulunmuş. Katliam için para saçanların geçerli bir sebepleri var mı, bilinmez. Bir ara nükleer enerji ucuz dedilerdi, öyle olmadığı aslında çok pahalı olduğu gelişmiş ülkelerin nükleer enerjiyi hızla bırakmalarının baş sebeplerinden birinin de fiyatı olduğu kesinlikle ortada. Bu kararları verenler kesin bir gün hesabını da verecekler ama olan benim yurduma insanıma olacak. Üstelik hiç ihtiyacımız da yok. Mevcut üretim kapasitemizin %70’ini bile kullanmıyoruz. Bu hükümet sayesinde tarımda sanayide büyüme de hedeflenmediğine göre yeni enerji kaynağı, hem de katil nükleer enerji neden, anlamak mümkün değil.

Resmî rakamlarla işsizlik %14’ü aştı. Doğru rakamı bulmak için en az iki ile çarpmak lazım. Bu da halkın üçte birinin aç olduğunu gösteriyor. Bu yılın ilk çeyreğinde hükümeti sevindiren sanayi büyümesi işsizliğin giderek artmasına engel olamadı. Durumsa hiç de iyiye gitmiyor. Bakmayın siz sıcak para spekülatörlerinin iyimser tahminlerine. Durgunluğa girme bahasına ABD krizi EURO bölgesine sattı. AB’de dağıtılan bir trilyon dolar işe yaramadı. Bu operasyonun başarı sağlamadığını gören IMF yetkilileri 2012 için çok daha karamsar bir tablo çiziyorlar. Sizin anlayacağınız, ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Bu sel önce birleşik para birimi EURO’yu sonrada AB’yi yok edebilir.

Hiçbir şey üretmeyen, sadece oradan buradan aldığını monte edip satan bir bacağından dolara, diğer bacağından EURO’ya bağlı olan biz, bu krize dayanabilir miyiz? Hiç telaffuz etmek istemiyorum ama büyük toplumsal çalkantıların eşiğindeyiz gibi geliyor. Mutlaka ulusal politikalara dönmeliyiz diyorum. Bu şekilde nereye gidiyoruz belli değil. Bir durun hele…

Cem.Tamturk@PolitikaDergisi.com

 

Yorumlar

valla böyle büyük hengame

valla böyle büyük hengame çıkınca ekonomiye ve dış ilişkilere iyi bakmak lazım. hep bu vaktlerde olur böyle şeyler.

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.