Biz çok dürüst bir halkız. AKP’ye oy verdiğimiz halde, verdik diye ortalıkta konuşmayız. Versek bile, vermedik deriz.
AKP mitingine giderken görüp de sorduğumuzda, “ben sadece, bakalım ne diyor bu adam diye, dinlemeye gidiyorum” cevabını alırız.
Aynı şekilde Deniz Baykal’dan nefret ettiğimizi söyler, sonra da gider ona oy veririz. “Neymiş, kötünün iyisiymiş diye”
AK Parti yerine, AKP dedik diye edepsiz olarak anılırız, Hüseyin Üzmez gibilerini aklamanın yollarını ararız. Bugün Türkiye’de AK Parti denilen partiye oy verenlerin büyük bir çoğunluğu AKP telaffuzunu kullanıyor. Kendi seçmenine edepsiz diyen bir parti, acaba Hüseyin Üzmez’i mi edepli görmektedir merak ederiz.
Evet, meraklıyızdır. Münevver Karabulut’un MSN görüşmelerini dahi dikkatle izleriz. Adli bir olayı televizyonlara malzeme yapacak kadar da görgülüyüzdür.
Başbakan, Ana Muhalefet Partisi Lideri’ne, Sen bana Sen Diyemezsin diye çıkışır; ama Sen Türkiye’sin Büyük Düşün derken hiç utanmaz, geçmişe sünger çeker.
Başbakan kriz hakkında bir gün teğet geçti der, sonra da sürtünüp geçtiğini söylemek istedim diye beyanat verir.
Abdullatif Şener, AKP’nin politikalarından bıktığı için partiden ayrılır, sonra kurduğu partinin amblemini AKP deneme logoları arasından seçer.
Top sakal bırakan, halkça, satanist olur, dışlanır; belediyeye bağlı otobüs şoförleri, milletvekilleri bir karış sakalla dolaşır.
İsrail’e Davos zirvesinde kafa tutulur; sonra yine bu ülkeye sınırlarımızdaki mayınlarımızı temizletme görevi verilmeye çalışılır. Üstelik 49 yıllığına bedava mantığı, 49 yıl daha ömrü kalmamış politikacılarca verilir.
Bu ülkede onuru, şerefi kalmamışlar el üstünde tutulur; onurlu insanlar ayaklar altına alınıp ezilir.
Erbakan yaşlı diye affedilir; ondan yaşlı olanlar ceza evlerinde çürür, Ergenekon’dan içeri alınır.
Başbakanımız Zahid Akman’a temiz adam der, sanırız ki İngilizce ile Türkçeyi karıştırır (Ak – Man).
Velhasılıkelam balık baştan kokar, ayaklar ondan daha beter kokar.
Saygılarımla,
Yorumlar
Edepli-Edepsiz , Tutarlı-Tutarsız
Sevgili Gökhan DAĞ,
Biz dürüst değilde unutkan bir halkız. Belki de balık havızalıyız. Hemen herşeyi unutuyoruz.
Daha dün ananı da al git demişti,
İşçisine, memuruna bağırırken, terörist başına Sayın diye hitap etmişti,
Kredi kartı mağdurlarını aşağılarken, IMF'den alınan krediler ile dış borç açığı kat kat katlanırken borç/alacak dengesini iyi kurmuş sayıldı,
Ülkemizin aleyhine olan bir olay veya karar çıktığında bir şekilde perdelendi bunu görmedi halk.
E sen ben davasına girmeye hiç gerek yok, sen Ümraniyesin, Sen İstanbulsun, Sen domalansın büyük düşün derken iyi, Baykal sen derken kötü oldu.
Ve Ak-Man temizliği. Dava aşamasında olduğu için ak mı kara mı buna biz elbette karar veremeyiz. Ancak hakkında suçlama olupda dışarıda olmak Deniz Feneri Davasına mahsus bir olay...
Sonuç itibariyle balık baştan da koksa balığı seven milletiz. Ya da işimize geldiği gibi hareket ederek günlük yaşamayı tercih ediyor geleceği düşünmüyoruz.
Nuran
tahammül olmayınca muhalefet her zaman pis kokar
Bir insanla senli benli konuşmak için o insanla samimiyetinin olması gerekir,Başbakan Türkiye ile çok samimi o yüzden senli ifade kullanıyor.Deniz baykal ın haddi mi başbakanla samimi olmak.cezaevinde olanlar mahsum ,hiç gözaltına alınmamış bir insan suçlu .sizin hukuk anlayışınız mağara hukuk anlayışı.mayın tasarısında israil ile ilgili hiç bir ifade yok bunu başbakan ifade etti.dürüst olmak bu değil.genç bir kız sürekli katili ile yanak yanağa resimleri ile haber yapılıyor. bu haberi yapan a da yazıklar olsun buna karşı çıkmayan babayada yazıklar olsun ,katili bulamayan ve bunda emeği geçen herkese yazıklar olsun.demogoji yaparak insanları altatanlara da yazıklar olsun.AK ifadesine tahammül edemeyen karanlık fikirli insanlara da yazıklar olsun.
AKP
Yaşlı olduğundan affa uğrayan Erbakan'a AKP olarak kullanıyor.
Şimdi o damı EDEPSİZ?
AK ifadesi
Beyazın eş anlamı olarak AK güzel. Ak ifadesine tahammül edemeyenlere değil, asıl AK'ı böyle düşündürmeye sebep olanlara yazıklar olsun dadaşlider.
Yeni yorum gönder