Aydınlık Yarınlar... Bıkmadan...

   Dergimizin yazarlarından Burak İNAN’ın, güzel bir alışkanlığı var. Tüm yazılarını “Aydınlık Yarınlar” diye bitiriyor; fakat son yazısında dikkatimi çeken bir şey oldu:

   Yazarımız yazısını “Aydınlık Yarınlar” diye değil, “Bıkmadan” diye bitirdi. “Bıkmadan”dan önce ise yine alıştığımız gibi “Aydınlık Yarınlar” ifadesini kullandı.

   Okuyunca ben de iki farklı çağrışım oluştu.

   1- Bu dileğin (Aydınlık Yarınlar) sürekli, bıkmadan süreceği geleneği

2- Bu dilekten artık birilerinin (yazarımız hariç) bıkar olduğu serzenişi

   Yazarımızı tanıdığımdan dolayı, onun bu durumdan bıkmayacağı aşikâr; ama ya bıkanlar çoğalmaya başladıysa!

   İşte o zaman durum gerçekten felaket.

   Nedir bizi bıktıran, nedir bıkmamıza yol açan?

   PKK sorunumu, Ermeni meselesi mi?

   İç işbirlikçiler mi, dış işbirlikçiler mi?

   Atatürk’ün unutulması mı, hatırlanmaması gerekenlerin hatırlanması mı?

   Özür kampanyaları mı, bölücü sloganlar mı?

   Bizi bıktıran ne?

   Yoksa bizi bıktıran bugünlerde bir bulmaca mı? Bir bulmaca vardır, hatırlarsınız. Size bir kelime verilir ve siz o kelimenin bir harfini değiştirerek yeni bir kelimeye ve sonuçta bulmacanın sizden istediği kelimeye ulaşmak istersiniz. Burada da bizim neden bıktığımızı bulmaya çalıştığımıza göre ortada bir bulmaca var demektir. Yine bu harf değiştirme bulmacası. Başlangıç kelimemiz Davos, bitiş kelimemiz ise Hamas olsun.  O zaman bulmaca:

   Davos (Meşhur Dünya Ekonomik Forumu)

   Davas (Tükçe – İngilizce karışık: (Dini) Davalar)

   Damas (Türkçe – İngilizce karışık: Dama – Zekâ Oyunu – Damalar (Seçime yönelik akıl oyunları)

   Hamas (Kollanmak istenen grup)

   İşte durum bu.

   Sevgili Burak İNAN; şimdi sorum sana: "Bu insanlar bıkmasında ne yapsınlar?"

   Vallahi ben bilmiyorum; ama yine de senin gibi imzamı atıyorum.

   Aydınlık Yarınlar… Bıkmadan…

gokhan.dag@politikadergisi.com

Telefon: 0555 557 0000