Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- Nida (!)
- Güneş Baskı Teknikleri ve Bursa’da Bir Sergi
- Yaşamak mı?
- Tezgaha Serilmiş İnsan Halleri
- Kemalizm Nedir?
- Emperyalizm ve Gericiliğin Ortasında İran
- P—Kitap: Bu Dinciler O Müslümanlara Benzemiyor
- Ayılar, İnekler ve Saksılar
- Huzur Saygıdadır
- Devlet Kapitalizmi Dönemi ve İşçi Sınıfı (2)
- Yoksullukla Savaşın Sahte İkiz Melekleri
- VT
- Hayal Kırıklığı (Ian Craib)
- Büyük Diktatör
- Ergenekon Gölgesinde Yaşam Savaşı
Aydın Kimdir?



Gazetelerde, dergilerde sık sık onlardan söz edilir;
“Aydınlar Bildirisi / Aydınlar Duyurusu / Aydınlar Eylemi” gibi...
Peki, “aydın” kime denir?
Önce “aydınlara” yakıştırılan “entel” lafının büyük haksızlık olduğunu söyleyelim.
Bu “entel” lafının büyük haksızlık olduğunu söyleyelim.
Bu “entel” lafı, kendisini “aydın” diye tanıtan “çeyrek porsiyonluk” dahiler” yüzünden yakıştırılan, içinde alay unsuru olan, halkın bu adamlara duyduğu tepkiyi belirten bir deyimdir.
Halk, gerçek aydınlarla “entel” diye dalga geçmez, onlara “hocam” diye, “âlim” diye saygı duyar.
* * *
Elbette “aydın” olmanın bir ilacı yoktur ki, kimyasal terkibi bulunsun.
1- Aydın; evvela, bir fikir, amaç (ülkü) ve karakter sahibi olacaktır. Amaç, ya da ülkü bir inanıştır. Bu inanılışa ise ihanet edemez.
2- Aydın kandırmaz. Fakat inandırır. İnandırma yolunda ise, ancak bilime ve müspet bilgilere yer verir. Kafasında dokunulmaz “tabu”ların yeri yoktur.
3- Aydın cesurdur. Medeni cesaret sahibidir. Medeni cesaret ise, aydın için kahramanlık değil, doğal vasıftır.
4- Aydın hakikat bildiği, doğru bildiği şeyi kendisine saklamaz. Onu yaymayı da vazife bilir.
5- Aydın, toplumun hayrını ve çıkarlarını, kendi hayrının ve çıkarları-nın üstünde tutar. Topluma verir, ama toplumdan karşılığını beklemez.
6- Aydın, bağlandığı ilkelere uygun bir yaşam sürdüren, dürüst ve fe-ragatli bir insandır. Onun yaşamı ile prensipleri arasında çelişme yoktur.
7- Nihayet aydın, mazbut insandır. Metotlu ve muntazam çalışır. İhmal, dağınıklık ve avarelik aydın insana yakışmaz. Aydın, bu tür zaaflardan kendini kurtaran insandır.”
* * *
Elbette “aydın” olmanın bir reçetesi yok, lakin bize göre “aydın” olma-nın sorumluluğu vardır.
Kime karşı?
Yaşadığı ülkenin insanlarına karşı...
Acaba bu sorumluluğu kimler taşıyor? Kim bilir!...
[Bu yazı, Politika Dergisi Sayı 16’da yer almıştır. Tüm fazladan özellikleri ile özgün sayıyı indirmenizi öneririz. Sayı 16’yı indirmek için buraya tıklayınız. ]
Yorumlar
Yeni yorum gönder