Siyasi iktidar ve devlet sınıflı toplumlarda burjuva sınıfın çıkarlarının emekçi sınıflara, proleteryaya dayatan bir zor ve baskı aygıtı olarak işlev görür.Türkiyede işçi sınıfının örgütsüz ve dağınık olması,onu temsil edebilecek sosyalist devrimci partilerin satılmış,emperyalizmin,sorosun böl parçala yönet taktiğine sıkı sıkı bağlı ve kürt bölücülüğüne teşne, tüm amaçlarının kapitalist bir kürt devleti kurmak olan bir siyasi çizgiyi savundukları ortadadır. Bu marjinal hareketlerin proleterlere ne gibi bir faydası olabilir. Bu sahte solcuların, Amerikancı sevrci solcuların yapacağı tek hareket var o da apoya biat etmektir.Birileri başbakana biat ediyor, birileri feto ve cemaatine bu sahte sosyalist ve komünistlerde da apoya biat etmektedirler. Ancak doğru devrimci çizgiyi savunarak bunlarla mücadele etmemiz gerekmektedir. 1917 Ekim devriminden sonra artık ulusların kaderlerini tayin hakkı emperyalizme karşıt mı değil mi,uluslararası devrimci harekete bir katkısı var mı?değil mi?diye bakılır. Değerlendirme o yönde yapılır.Üstelik Türkiyedeki kürt bölücü hareketinin tümüyle abd ve ab emperyalizmin kontrol ve denetimine girdiği bir dönemde, bu harekete ezilen ulus sloganıyla destek vermek feodal talabani, barzani ile abd emperyalizmine destek vermek anlamı taşır. Kuzey ırakta kurulan kukla kürt devleti abdnin bölgedeki çıkarlarına hizmet ederek ikinci israil olduğunu zaten yeterince kanıtlamıştır.Üçüncü bir israili Türkiyede kurmak, üstelik sahte devrimciler marksist leninistler eliyle kurdurmak tarihin cilvesi olsa gerekir.Sovyet kampının yıkılmasıyla kruçef revizyonizmin en son gorbaçovla birlikte tüm dünya devrimci hareketini Türkiyede dahil etkilediği bir gerçektir.Sınıfsal mücadeleden kopulup etnik,dinsel ve azınlıkçı eğilimlerle bulanan sosyalist hareket en sonu kürtçü etnikçi bir karaktere bürünmüştür. Marksist Leninist hareketteki bu yozlaşma günümüzde hala sürmekte ve bir türlü doğru bir devrimci çizgiyi netçe ortaya koyamamaktadır. Peki doğru devrimci çizgi nasıl olmalıdır?Bu çizgi toprak bütünlüğünü koruyan,Türk halkının tümünü kucaklıyan sosyalist bir devlet olmak zorundadır. Proleterya diktatörlüğü devletin biçimi, sosyalizmde bile üniter ulus devlet devletten taviz verilmemelidir.Türkiyede tek bir halk tek bir millet vardır o da Türk milletidir,bunları ifade ederken şoven ve ırkçı olmadığımızı da baştan belirtmiş oluyoruz.Biz devrimciyiz anti feodal,anti şoven ve anti emperyalistiz ve bu değerleri savunuruz.
Yorumlar
Sahte Marksist Leninistler
Siyasi iktidar ve devlet sınıflı toplumlarda burjuva sınıfın çıkarlarının emekçi sınıflara, proleteryaya dayatan bir zor ve baskı aygıtı olarak işlev görür.Türkiyede işçi sınıfının örgütsüz ve dağınık olması,onu temsil edebilecek sosyalist devrimci partilerin satılmış,emperyalizmin,sorosun böl parçala yönet taktiğine sıkı sıkı bağlı ve kürt bölücülüğüne teşne, tüm amaçlarının kapitalist bir kürt devleti kurmak olan bir siyasi çizgiyi savundukları ortadadır. Bu marjinal hareketlerin proleterlere ne gibi bir faydası olabilir. Bu sahte solcuların, Amerikancı sevrci solcuların yapacağı tek hareket var o da apoya biat etmektir.Birileri başbakana biat ediyor, birileri feto ve cemaatine bu sahte sosyalist ve komünistlerde da apoya biat etmektedirler. Ancak doğru devrimci çizgiyi savunarak bunlarla mücadele etmemiz gerekmektedir. 1917 Ekim devriminden sonra artık ulusların kaderlerini tayin hakkı emperyalizme karşıt mı değil mi,uluslararası devrimci harekete bir katkısı var mı?değil mi?diye bakılır. Değerlendirme o yönde yapılır.Üstelik Türkiyedeki kürt bölücü hareketinin tümüyle abd ve ab emperyalizmin kontrol ve denetimine girdiği bir dönemde, bu harekete ezilen ulus sloganıyla destek vermek feodal talabani, barzani ile abd emperyalizmine destek vermek anlamı taşır. Kuzey ırakta kurulan kukla kürt devleti abdnin bölgedeki çıkarlarına hizmet ederek ikinci israil olduğunu zaten yeterince kanıtlamıştır.Üçüncü bir israili Türkiyede kurmak, üstelik sahte devrimciler marksist leninistler eliyle kurdurmak tarihin cilvesi olsa gerekir.Sovyet kampının yıkılmasıyla kruçef revizyonizmin en son gorbaçovla birlikte tüm dünya devrimci hareketini Türkiyede dahil etkilediği bir gerçektir.Sınıfsal mücadeleden kopulup etnik,dinsel ve azınlıkçı eğilimlerle bulanan sosyalist hareket en sonu kürtçü etnikçi bir karaktere bürünmüştür. Marksist Leninist hareketteki bu yozlaşma günümüzde hala sürmekte ve bir türlü doğru bir devrimci çizgiyi netçe ortaya koyamamaktadır. Peki doğru devrimci çizgi nasıl olmalıdır?Bu çizgi toprak bütünlüğünü koruyan,Türk halkının tümünü kucaklıyan sosyalist bir devlet olmak zorundadır. Proleterya diktatörlüğü devletin biçimi, sosyalizmde bile üniter ulus devlet devletten taviz verilmemelidir.Türkiyede tek bir halk tek bir millet vardır o da Türk milletidir,bunları ifade ederken şoven ve ırkçı olmadığımızı da baştan belirtmiş oluyoruz.Biz devrimciyiz anti feodal,anti şoven ve anti emperyalistiz ve bu değerleri savunuruz.
CENGİZ T