İçeriği Yazan: Mehmet ÇAĞIRICI Zaman: Salı, 02/04/2013 - 13:02
Sayın Kesici,
Sayın Kesici,
Yazı yazmakta maşallah çok çalışkansınız. Size yetişmek zor!
Bakınız; sizin Perinçek’i sevip sevmemeniz sadece sizin öznel duygularınızdır. Nesnel olarak beni hiç ilgilendirmez. Ama sizin; ona duyduğunuz bu antipatiyi, yazılarınızda başkalarını da ona karşı antipati uyandırması için kullanama hakkına sahip değilsiniz. Bu, asla ahlaki ve dürüstlük değildir!
Ayrıca Sayın Kesici, yazı üslubunuz, olayları ve olguları değerlendirmekte kullandığınız ifade ve kavramlar gerçekten devrimciliğe sığmıyor. Örneğin hem Perinçek’in antiemperyalist Ermeni yalanını çürütme mücadelesini takdir ediyorsunuz, hem de hemen arkasından “Ama nedir o ‘Talat Paşa Komitesi’... ? Resmen "komitacılık ve İttihatçılık" kokmaktadır bu ad. İtirazım budur.” Ne demek “Resmen "komitacılık ve İttihatçılık" kokmaktadır” )? Nedir yani; Perinçek, lağım çukurunda mı eylem yapmış?
Bakınız M. Kemal gençliğinde bizzat kendisi İttihat ve Terakkici olmuştur. Zamanla devrim amaç ve araçlarında, stratejisinde yolları ayrılmıştır; o başka! İttihat ve Terakki hareketi Osmanlı’ya 1908 Hürriyet(Özgürlük) devrimini getirmiştir. İttihat Terakki hareketi o zamanın koşullarında devrimci olmasına rağmen sınıfsal olarak elbette bir burjuva milliyetçiliği hareketidir.
Anlaşıldığı kadar; sizin derdiniz, ulusalcılık, milliyetçilik. Ona karşı bir allerjiniz olduğu her cümleden hissediliyor!
Ayrıca Osmanlı 10 yılda İttihatçı ’ların marifetiyle batmamıştır. Osmanlı’nın batması yüzyıllar bulan bir geri kalmışlığın sonucudur!
“Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı”.
İşte size tipik bir Ufuk Kesici cümlesi:
“Ama hep şunu der şunu söylerim: (M. Ali Aybar'ın lafıdır)
"Bu ülkeye sosyalizm gelecekse ya barışçıl yollarla ve özgürlükçü gelecektir; ya da hiç gelmeyecektir. ”
Yorumlar
Kesici'ye Son Yanıt
Sayın Kesici,
Sayın Kesici,
Yazı yazmakta maşallah çok çalışkansınız. Size yetişmek zor!
Bakınız; sizin Perinçek’i sevip sevmemeniz sadece sizin öznel duygularınızdır. Nesnel olarak beni hiç ilgilendirmez. Ama sizin; ona duyduğunuz bu antipatiyi, yazılarınızda başkalarını da ona karşı antipati uyandırması için kullanama hakkına sahip değilsiniz. Bu, asla ahlaki ve dürüstlük değildir!
Ayrıca Sayın Kesici, yazı üslubunuz, olayları ve olguları değerlendirmekte kullandığınız ifade ve kavramlar gerçekten devrimciliğe sığmıyor. Örneğin hem Perinçek’in antiemperyalist Ermeni yalanını çürütme mücadelesini takdir ediyorsunuz, hem de hemen arkasından “Ama nedir o ‘Talat Paşa Komitesi’... ? Resmen "komitacılık ve İttihatçılık" kokmaktadır bu ad. İtirazım budur.” Ne demek “Resmen "komitacılık ve İttihatçılık" kokmaktadır” )? Nedir yani; Perinçek, lağım çukurunda mı eylem yapmış?
Bakınız M. Kemal gençliğinde bizzat kendisi İttihat ve Terakkici olmuştur. Zamanla devrim amaç ve araçlarında, stratejisinde yolları ayrılmıştır; o başka! İttihat ve Terakki hareketi Osmanlı’ya 1908 Hürriyet(Özgürlük) devrimini getirmiştir. İttihat Terakki hareketi o zamanın koşullarında devrimci olmasına rağmen sınıfsal olarak elbette bir burjuva milliyetçiliği hareketidir.
Anlaşıldığı kadar; sizin derdiniz, ulusalcılık, milliyetçilik. Ona karşı bir allerjiniz olduğu her cümleden hissediliyor!
Ayrıca Osmanlı 10 yılda İttihatçı ’ların marifetiyle batmamıştır. Osmanlı’nın batması yüzyıllar bulan bir geri kalmışlığın sonucudur!
“Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı”.
İşte size tipik bir Ufuk Kesici cümlesi:
“Ama hep şunu der şunu söylerim: (M. Ali Aybar'ın lafıdır)
"Bu ülkeye sosyalizm gelecekse ya barışçıl yollarla ve özgürlükçü gelecektir; ya da hiç gelmeyecektir. ”
Ne alakası var şimdi bu konuyla???
Saygılar.