Korkular Ortak -2

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
SADULLAH BAKIRTAŞ
Yazının Yazıldığı Tarih: 
14.11..2012
Referans İçerik: 
Korkular Ortak!

Tahran’da düzenlenen konferansa katılanlar yaptıkları konuşmalar ve sundukları makalelerinde, batılı devlet adamları ve medya gruplarının, İslam dininin şiddet ve terörizm kaynağı olarak suçladıklarını kaydedip, bu boş iddiaları reddettiler. İslam dini ve öğretileri, insanlığın saadet ve felahı için en soylu ve etkin yasa ve kuralları içermektedir. İslam dini kan dökme ve vahşiliği, beşeriyetin ilahî fıtratına aykırı buluyor. İslam hakkı ve mazlumu savunup, koruyarak, zulüm ve zalimlere karşı mücadele ediyor.

İslam öğretileri, Müslümanları zorbalık, sultacılık ve sömürgeciliğe karşı mücadeleye çağırıyor. Nitekim İslam dünyası süper güçlerin zulüm ve sultacılıklarına karşı ayaklanmış, Amerika başta olmak üzere emperyalist devletlerin zulüm ve saldırılarından bıkıp, usanmış bulunuyorlar.Yüce İslam dini, barışsever ve hoşgörü dinidir. Allah, peygamber efendimizin alemlere rahmet olarak gönderildiğini vurguluyor. Nitekim Hz. Muhammed –sav- daima Rafet, muhabbet ve sevgi üzerine her kese davranırdı. Peygamber –sav- Mekke’yi fethettikten sonra bile azılı düşmanlarını affetti. İslam terörizmi red ve nefyediyor. Çünkü terörizm haksız yere masum insanları öldürür veya onlara zarar verir. Bu yüzden terörizm ve haksız yere adam öldürmek haram ve günah sayılıyor. Nitekim Azim'uşş'an İslam peygamberi şöyle buyuruyor: “İman,  Erhab yani terörizmi nefyedip, engeller, mümin insan hiç kimseye karşı teröre başvurmaz.”İslam , aşırıcılık, asabiyet, tutuculuğu da reddedip kınar. İslam dengeli ve ılımlı bir dindir. Beyt'ul Mukaddes’in baş müftüsü Şeyh Erkeme Sabri, Tahran’da yapılan “terörizm kurbanı İslam dünyası” konferansına sunduğu makalesinde, şunları kaydetti:

Kur’an-ı Kerim, İslam ümmetini, ümmeti vasat olarak nitelendirmiştir. (Bakara-143) Bu yüzden İslam ümmeti bütün insanlığa ve diğer milletler ve ümmetlere en iyi örnek olarak seçilmiştir. Buna binaen İslam ılımlı olan ve aşırı olmayan bir dindir. Bu yüzden Irak’ta bazı sözde İslami grupların aşırıcı ve ifratçı tutumları, özellikle Müslüman sivil halkı katliamdan geçirmeleri, tamamen İslam'a aykırı girişimlerdir. İslam’da terörizme karşı en sert ceza ve yaptırımlar uygulandığı gibi, dünya ve ahret cezası da söz konusudur. Tahran terörizm konferansına katılan düşünür, bilgin ve İslam alimleri de, masum insanların öldürülmesini, Irak’ta halka ve kutsal mekanlara yapılan terörist saldırıları kınadılar.Tahran’daki terörizm kurbanı konferansında incelenen diğer önemli bir konu, zulme ve saldırıya karşı direniş ve mücadele hakkıydı. Çünkü batılı politikacılar ve devlet adamlarıyla medya grupları, Filistin, Irak ve Lübnan Müslümanlarının ırkçı İsrail, Amerika ve diğer batılı devletlerin işgalci ve saldırgan girişimlerine karşı verdikleri mücadele ve direniş hareketini terörizm olarak suçluyorlar. Söz konusu güç odakları ve medya grupları, İslam'ın kudsi kavramları olan İsar, şehadet, fedakârlık, işgale karşı direnişi çarpıtmaya çalışıyorlar. Amerika emperyalizmi hatta bazı İslam ülkelerine baskı yapıp, cihad, zulümle mücadele, mazlumları koruma gibi Kur’an ayetlerini ders müfredatından kaldırmaya çağırmaktadır. İran’ın uluslar arası İslam mezheplerini yakınlaştırma kurumunun genel sekreteri Ayetullah Muhammed ali Tashiri de, Tahran konferansında şunları kaydetti: Düşman, cihad kültürünü İslam aleminde izole etmeye çalışıyor. Fakat Müslümanlar, direniş ve cihad kültürünü özümsemelidirler. Müslümanlar ifrat ve tefriti değil, cihad ve şehadet kavramlarını öğrenmelidirler.Terörizm kurbanı İslam dünyası konferansına katılan bilgin ve düşünürler, sultacı ve işgalci güçlere karşı İslami direnişleri onaylayıp, desteklediler. Çünkü İslami direniş, insanın savunma ve hürriyet fıtratına ve uluslar arası kanunlara mutabık bir harekettir. BM bildirgenin 51. maddesi de meşru müdafaa hakkını resmen tanıyor ve onaylıyor. Çünkü terörizmle meşru müdafaa, birbiriyle çelişen iki olaydır.

“Terörizm kurbanı İslam dünyası” konferansının ilmi toplantıları sekreteri Hüccetulislam Muhammed Taki Melbubi, meşru müdafaa ile terörizm arasındaki farklılığı şu şekilde izah ediyor: Direniş ve meşru müdafaa, fedakarlık, halkçılık, kendi yüce değer ve insani idealleri ve vatanını savunma hareketidir. Halbuki terörizm akıl ve mantık özelliğinden yoksun olup, gayri meşrudur.

Lübnan İslami direniş hareketinin kadın kolları başkanı Afif Hekim hanım da bu konuda şunları belirtiyor. Terörizm, isar, cihad, şehadet gibi kutsal kavramlara ters düşer. İslam sadece bir fert ve milletin kendi haklarını savunma ve tehditleri bertaraf etme hakkını onaylıyor  ve meşru sayıyor. Irak’ın eski başbakanı İbrahim Caferi de yaptığı konuşmada direnişin semavi ve etkin bir eylem olduğunu ve bir kültürel değere dönüştüğünü söyledi.“Terörizm kurbanı İslam dünyası” konferansına katılan bilgin ve düşünürler, terörizmin bir fert ve grubun düşmanca saldırılarıyla sınırlı olmadığını kaydedip, devlet terörizminin de söz konusu olduğunu, devlet terörünün daha tehlikeli ve yıkıcı etkileri bulunduğunu belirttiler. Ayetullah Tashiri, resmi veya devlet terörizmi hakkında şunları kaydetti: Uluslar arası resmi varlığı bulunan bir ülke ve devletin yaptığı her türlü saldırgan eylem devlet terörü sayılır. Eğer şiddet eyleminden dolayı terörizm kınanacaksa, sultacı bir devletin saldırgan ve işgal girişimleri de şiddeti içerdiği için kınanmalıdır. Eğer masum ve savunmasız insanların katliam edilmesinden dolayı terör kınanıyorsa, bir ülkenin işgal edilmesi durumunda çok sayıda sivil insan öldürülür. Demek ki, Amerika’yla ırkçı ve Siyonist İsrail rejim, dünyanın en acımasız terör devleti sayılıyorlar.

Cumhurbaşkanı Dr. Mahmud Ahmedinejad, Tahran’da yapılan “terörizm kurbanı İslam ülkeleri” konferansında devlet terörüyle ilgili daha geniş bir tanım sundu. Ahmedinejad bu konuda şunları söyledi: Terörizm sadece insanları katliamdan geçirmek için yapılan bombalı eylemlerden ibaret değildir. Bir ülkenin maddi ve insani kaynakları üzerine sulta kurma girişimi de devlet terörizmi sayılıyor. Nitekim ülke halkını kurtarma sloganıyla Irak gibi bir ülkeyi işgal etmek son dört sene zarfında 600 bin masum Irak’lıyı öldürmek, devlet terörizminin eşsiz örneği sayılıyor. Amerika’nın Irak’ı işgal etmesi, Afganistan ile diğer üçüncü dünya ülkelerine saldırıp, cinayetler işlemesi, devlet terörizminin en bariz örneği sayılıyor.

Tahran’da yapılan uluslar arası terörizm konferansına katılanlardan biri Amerika’nın 30 ülkedeki fitneleri ve terörist saldırılarıyla ilgili dosyaları konferansa sundu. Irkçı ve Siyonist İsrail rejimi, devlet terörizminin en bariz simgesidir. Bu gayri meşru rejim Filistin topraklarını işgal edip, Filistinlileri katliam edip, vatanlarından sürmüştür. Siyonist rejim askerleri, Filistinlilere karşı saldırıları, işkenceleri, katliam ve yaralama gibi vahşi girişimlerini sürdürüyorlar. Irkçı İsrail’in uyguladığı devlet terörü sonucu; Eylül 2000 yılından beri devam eden Mescid’ül Aksa intifadası süresince 5 bini aşkın Filistinli şehit düşmüş, onbinlerce Filistinli de yaralanmış ve taciz edilmiştir. Irak ve Filistin halkı, Amerika ve ırkçı İsrail’in devlet teröründen dolayı büyük bir dehşet içinde yaşıyorlar. Buna karşılık batılı medya grupları, İslam dünyasını ve bağımsız ülkeler olan İran ve Suriye’yi terörizme destek vermekle suçluyorlar.İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bu konuda şunları kaydediyor: Batılılar en fazla şiddet uyguladıkları ve cinayetler işledikleri halde, terörizmle mücadeleden söz ediyor, vatanlarını işgalden kurtarmaya çalışan Filistin milletini destekleyen İran İslam Cumhuriyetini terörizme destek vermekle suçluyorlar. Terörizm kurbanı İslam dünyası konferansına katılan düşünür, bilgin ve hukukçular; Müslüman milletlerin bilinçli hareket etmesi, suçlamaları çürütmesi, düşmanın karalama kampanyalarına karşı mücadele etmesi, Amerika’nın resmi ve resmi olmayan devlet terörizmi ve terörizme destek girişimlerini ifşa etmesi gerektiğini vurguladılar.

 

Sadullah BAKIRTAŞ

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.