Cumhuriyet Artık Mustafa Kemal Cumhuriyeti Değil !

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

Yaşlanıyorum ya, zamanında Mustafa Kemal /Atatürk hakkında neler okumuşum, vallahi çoğunu umutmuşum. Kitapları bilgisayara kaydederken tekrar elden geçirme fırsatı buldum. Çünkü kitabının adını kaydederken, o kitaptan en çok neden yararlandığımı da yanına not ediyorum. Bir daha aradığımda kolay bulayım diye...

Herkes bazen kendince kararlar alır ya; ben de oturup  önce Mustafa Kemal / Atatürk kitaplarından başlayarak bilgisayara kitapları kaydetme kararı almıştım... Dünden beri de uygulamaya başladım bu kararı... İyi ki de başlamışım...

İşte böyle aralarda unutulmuş bir kitap da bu sayede elime geçti : "İsmet Bozdağ / "Atatürk'ün Avrasya Devleti"...

Akademisyen bir kimliğim yoktur. Hani alıntı yapayım, her alıntının kaynağını göstereyim falan pek uğraşmam. Hiç unutmam, bir gün (epey eski zaman 1995 falan) Antalya'da "Bilim Ütopya Dergisi"nin toplantısındayız bir iki arkadaş. Laf sırası bize düşünce kalkıp bir iki laf ettim Kemalizm ve Atatürkçülük hakkında, orada bulunanlardan biri "kaynak göster, kaynak göster" diye bağırmaz mı? Gülerek döndüm bağıran arkadaşa : "Burası doçentlik sınavı verdiğim bir mekan mı? İşte öğrendiklerimle akıl yürütmelerle Kemalizm ve Atatürkçülük arasındaki farkları sıralıyorum, bu sıralamada bir mantık hatası gördün mü? Sen ondan söz et..." diye...

Buralarda kaç yıldır Kemalizm / Atatürkçülük ayrımını anlatırken (sanırım bir tek ben uğraşıyorum bu ayrımla, oysa çok önemli, şu andaki Atatürkçülük söyleminin Kemalizmle ilgisi yok... ) doğru dürüst kaynaklara pek başvurmadım, öğrendiklerimi belli bir akılyürütme çerçevesi içinde sundum.

Aslında adını anmamışım da İsmet Bozdağ'dan da epey yararlanmışım bilgilerimi elde ederken. Şimdi bir "vefa borcu" diye İsmet Bozdağ'ın kitabından alıntılar yapmak istiyorum. Bakın, o da neler tespit eder Kemalizm'in Atatürkçülük'e dönüştürülmesinde :

''...Başvekil Celâl Bayar'ın takım değiştirmesi ile Mareşal Çakmak yerine İsmet İnönü Cumhurbaşkanı oldu: TBMM'den İsmet Paşa'nın destek çevresi uzaklaştırılacağına, Atatürk'ün yakın çevresi temizlendi. Celâl Bayar yine Başvekil oldu ama, bu iktidar İsmet Paşa 'Milli Şef ve CHP'nin Değişmez Genel Başkanı' oluncaya kadar sürdü. İnönü'nün seçtiği ilk Başbakan Dr. Refik Saydam ilk verdiği demeçte, 'Türkiye Devleti A'dan Z'ye Bozuktur' dedi ve Atatürk dönemini toptan mahkûm etti. İsmet Paşa, Çankaya Köşkü'nde viyolonsel dersleri alıyor, İngilizce öğreniyor, laboratuarda kimya deneyleri yaparak vakit geçiriyordu...''

''...yeni iktidarın ilk el attığı konulardan biri, Dil ve Tarih Kurumları çalışmaları idi. Tarih Kurumu matbaasında basımı sürdürülen 'Türk Tarihi'nin Anahatları' kitabı, hemen ortadan kaldırıldı ve ikinci kez yazılabilmesi için yapılan çalışmalar yok edildi. Tarih Kurumu 'nun görevi, Tarih kültür ürünlerini yayımlayarak Türk toplumunda bir tarih kültürü oluşturmaktı(?) Bunun için işe, Roma Tarihi'nden başlaması gerekti, 'Türk Tarihi'nin Anahatları'ndan değil!..''

' '... Dil Kurumu da, dili eskimiş sözcükler taşıyacağına, yeni sözcükler üretmeli, dili, 'kültür dili' haline getirmeli idi. Yeni sözcükler yapımına girişildi. Hedef 'Batı' olduğuna göre, eski Yunanca ve Latince'nin, okullarda öğretilmesi çalışmalarına başlanıldı. Kitaplar yazıldı, basıldı; bazı okullarda Latince dersleri uygulamaya kondu. Türkiyat Enstitüsü kapatıldı, bilimsel görevi edebiyat fakültesine verildi. İsmet Paşa'mızın dirâyeti ile savaşa girilmedi, fakat ekonomimiz girmişten beter oldu...'' ( İsmet Bozdağ, 'Atatürk'ün Avrasya Devleti', s. 154/155. Tekin Yayınevi, 2. basım. 1999 )

Ne dersin sayın okur, var mı yazarın benim dediklerime ters düşen bir tarafı... Belki farklı sözlerle hemen hemen aynı şeyleri ben burada senelerdir söylemiyor muyum?

Bazı yurtseverliklerinden asla kuşku duymadığım arkadaşlar, bazen ben de, arada AKP eleştiren güncel politika yazıları yazıyoruz ... Aslında AKP bir sonuç.... Mustafa Kemal sonrası, İnönü'den Erdoğan'a sisteme (emperyalizme) bağlanmış iktidarların bir sonucu AKP...

AKP şunu yaptı, AKP bunu yaptı diyoruz da ne yapacaktı AKP ? Ne bekliyorduk, ne bekleniyordu bu partiden? Parti, iktidar olma karşığında sisteme ödemek zorunda olduğu borçlarını ödüyor işte. İnönü ödemedi mi, Özal ödemedi mi Çiller ödemedi mi? Erdoğan da ödüyor.

Yalçın Küçük'ü, Doğu Perinçek'i Abdullah Öcalan'la görüştüler diye "terörist örgüt kurmaktan" hapse atıyor; sonra kendi adamları olan Hasan Cemal, Cengiz Çandar'ı görüşsünler diye Karayılan'a kendisi yolluyor, o da yetmiyor, kendi MİT müsteşarını Öcalan'la görüştürüyor...

Bunları yapacak elbet...

Ne bekliyorduk AKP'den, Yalçın Küçük'ü cumhurbaşkanı yapmasını mı? NATO'dan çıkmasını mı? ABD'nin Irak Afganistan işgallerine karşı çıkmasını mı? Suriye olaylarında Beşar Esad'ın yanında yer almasını mı? Anti-emperyalist olmasını mı?

AKP, "gömlek değiştirdik" (yani emperyalizme BİAT ettik, ABD artık bizim için "şeytan" değil; AB "Hıristiyan örgütü değil" ) söylemleriyle iktidara getirildi... Ilımlı İslam, BOP eşbaşkanlığı üstlendi...

AKP şimdi emperyalizmin kendisine verdiği görevleri yerine getiriyor....

"Ah AKP şunu yapmadı... " ya da "şunu yaptı" demenin alemi yok aslında. O, (AKP) iktidarda kalmanın diyetini ödüyor sisteme. Yoksa bir günde Ecevit gibi indiriverirler iktidardan.... (1 Mart tezkeresi meclisten geçmeyince, AKP'yi düşürmeye  kalktı ABD de ABD'ye  gide gele zor ikna ettiler ABD'yi... )

..................

Ben bu nedenlerle, genel yazmayı tercih ediyorum daha çok. Siyasal parti ve kişileri hedeflemekten çok, bu parti ve kişilerin Mustafa Kemal anlayışıyla uzak yakın hiçbir ilgisi olmadığının altını çizmeye çalışıyorum...

Sözün özü; Türkiye Cumhuriyeti 1923-1938 Mustafa Kemal dönemi Cumhuriyet anlayışını, İsmet İnönü'nün "milli şef" anlayışıyla sisteme bağlanmasıyla bırakmış; sorası gelen iktidarlar -AKP de dahil- bu anlayışı sürdürmüşlerdir...

Sistem isterse, AKP genel seçimde Öcalan'ı önce milletvekili sonra bakan da yapar; sistem isterse Doğu ve Güneydoğuya özerklik de verilir, sistem isterse bu bölgeler kurulan Kuzey Irak Kürt devletine ve kurulacak Kuzey Suriye Kürt devletine de katılabilir...

Şimdi dönem; "ay AKP bunu yaptı, ay şunu yaptı" diye sızlanma dönemi değildir. AKP, sistem tarafından kendisine verilen görevi yerine getirmektedir... Mesele bunu görmektir... AKP bu göreve atlamasa, CHP'nin sırada sistemden görev beklediğini kavrayabilmektir....

Mesele, artık Türkiye Cumhuriyeti'nin; Mustafa Kemal Cumhuriyeti olmadığını anlamaktır...

 

Ufuk KESİCİ

ufuk.kesici@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.