Biz Anlamadık… !!!

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Tamer Yazar
Yazının Yazıldığı Tarih: 
22-10-2013

"Ayakkabılarla Bezm-i Alem Valide Sultan Camisi'ne gireceksin, orada içeceksiniz. Bu ülkenin dini mabetlerine karşı bu saygısızlığı yapacaksınız. Ne adına? Çevre adına. Caminin müezzinini tehdit edeceksiniz, ondan sonra farklı şekilde konuşturacaksınız; 'Böyle bir şey olmadı'... Ne olmadı, bütün görüntüler elimizde. Cuma günü arkadaşlarımıza bunları görüntüyle vereceğiz. Bunların hepsini milletim görecek. Milletimize bunların hepsini sunacağız."

Bu bizlere Ankara noktasında aktarılan ilk CAMİ hassasiyetiydi… !!!

Hatta bu yüzden haftalarca miting meydanlarında ve konuşmaların üst başlıklarında bunu tartıştık… !!!

Taksim Gezi eylemleri sırasında polisin biber gazı şiddetinden kaçanların sığındığı Cami adına hele ki… !!!

Camiler, ibadethane olma özelliklerinin yanında, “insana kucak açması gereken yerler mi” sorusuna cevap arama adına hele ki… !!!

Peki, cevap bulabildik mi?

Ya cevaplar… !!!

Aslında, HAYIR… !!!

Henüz bulamadık…

Bulanların cevaplarına ise erişemedik… !!!

Kendi cevaplarımız mı?

Sanırım henüz NET değiller… !!!

İkinci Cami hassasiyetimiz mi?

Yine aynı isimden…

Başbakan Recep Tayip Erdoğan’dan…

Evet…

Erdoğan, AK Parti grup toplantısında dile getirmiş bugüne başlık olan HASSASİYET’i… !!!

ODTÜ kampüsünda inşa edilecek yol ile bağlantı kurarak hem de…

Ve o Yol’a ekli önemin de altını çizerek…

Kesilen ağaçlar için “kopartılan “YAYGARA’yı da eleştirerek…

Hatta “yapılan yasal değil” diyen ODTÜ Rektörlüğü’ne de cevap vererek…

“Yol medeniyettir. Ama medeni olmayanlar yolun kıymetini anlamazlar. Önünde cami bile olsa yol oradan geçecekse o camiyi yıkar, o camiyi gider başka yerde inşa ederiz…”

Şimdi anlayalım bir şeyi ve de netleşsin şu tozu dumana karışmış kavramlar… !

İslam’ın İnsan odaklı sevgi ve kucaklama algılayışının da tozu alınsın bu arada…

Yanlış anlamaların da altı çizilsin…

Ama asıl olarak da, doğrularla yanlışlar yer değiştirsin…

O yüzden de Başbakan değil ama, bu ülkede Sünni İnancın kalesi noktasındaki Diyanet konuşsun ve bizlere şunu söylesin ama net olsun, anlaşılır olsun, açık olsun, suçlu varsa ona da işaret olsun ama o işarete yeni sorular karışmasın, yeni cevaplara ise hiç ihtiyaç olmasın... !!!

Evet…

Diyanet İşleri Başkanlığı önce şunu söylesin bizlere…

Sahi, can havliyle Cami’ye sığınanların adres seçimi yanlış mıydı?

Ya yaralarını Cami içinde sarma gayretleri…

Cami çatısı altında korunma talepleri…

Çaresizliklerine omuz arama çabaları…

Sahi haksızlar mıydı Cami’ye girme kararlarında, Diyanet bunu söylesin… !!!

Allah’ın evi olarak adlandırılan Cami noktasında ortaya konan tercih hatalı mıydı, buna açıklık getirsin… !!!

Ama Bezm-i Alem Valide Sultan Camii Müezzini’ni kurban edenler noktasında da konuşsun ve Vicdan’a da dokunsun… !!!

Ölümden kaçan gençlere Cami kapılarını açan Allah’ın kullarına verilen ceza noktasındaki sessizliğine de bir ÇARE getirsin… !!!

Ve dört tekerlekli araçların ilerleyeceği bir Yol için kolayca yıkılabilecek Camiler’in insan hayatı için kapı aralamalarının yanlışlığını da anlatıversin… !!!

Sizi bilmem ama… !

Biz anlamadık, hassasiyeti de yolu da yıkılması gerekeni de kapı aralaması gerekeni de…

Biz anlamadık var olanın ne adına olduğunu da olması gerektiği gibi çalışıp çalışmadığını da…

Biz anlamadık aldığımız nefesin anlamını da o anlama eklenmesi gereken vicdanı da…

Biz anlamadık Cami’de yaşanan yanlışlığı da o gençlerin Cami’ye verdikleri zararı da…

Biz anlamadık Cami Müezzini’ne verilen tayinlerin sebebini de yardıma eklenen cezanın sebebini de…

Biz anlamadık Allah’ın evinin kilidini ceplerinde taşıyanları da o kilide eklenen anlamı da…

Sizi bilmem ama, biz anlamadık… !

 

Tamer YAZAR

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.