Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir!
- 27 Mayıs, Devrim Aldatmacasının Yıldönümünde Soralım; Bu Ülkeyi Kim Yönetiyor?
- Politik İllüzyondan Uyanış
- Ne Yaptığını Bilmemek…
- Malumun İlamı ve İlanı
- Üçüncü Seçeneğe Razı Olmaya Zorlamak
- Diyalog Kurmak Üzerine
- Koyunun Olmadığı Yerde Keçiye, Abdurrahman Çelebi Derler
- Suriye ile Savaşın Gerçek Sebepleri
- Başbakan Niçin Sık Sık Kamuoyu Araştırması (Anket) Yaptırıyor? Anketler Neyi Gösteriyor?
- Polemikler Mazeret Türetmek İçindir
- ABD 2003'te Darbe Planladı; 2007'de Deşirfe Etti, Oldu Sana ERGENEKON...
- Bunda Anlaşılmayacak Ne Var? Sonuçta Görülen İllüzyona Kapılma Tehlikesi...
- Suçlular Toplumunda, Suçlu Ezikliğinde Tecavüzden Zevk Alabilmek
- Onlar, Bunlar ve Diğerleri, Ona Şunların Adını Sen Koy...
- Oyunun Kuralları ve Uygulanmayan Eski Adet..
Adil Olmayan Hukuk ve Zorlamanın Tepkisel Sonuçları
İLAHİ ADALETİ ES GEÇENLER KENDİ ADALETLERİNİN MAHKUMU OLURLAR.
Hukuk adalet için değilse, güçlülerin zayıfları ezme aracıdır. Hukukun bu denli araç olması butlansal hakların meşruluğunu teyit içindir.
21 Eyül 2012 tarihinde Balyoz Davası nın ilk etabı Türk Heliatesleri (Eşek Arıları-Aristoles’in Meşhur Oyunundaki Savcı ve Hakimler) tarafından sonuçlandırıldı. Güçlülerin butlan hukuku beklenilen adaleti! ortaya koydu.
Ortaya çıkan adalet, ve sebebi hukuk sınıfsal tabakalaşma üstünlerinin birbiriyle savaşında sonucu belirledi. Sonuçta ruhbanlar sınıfının desteği ile iktidar olanların, aristokrat Harbiyelilere üstünlüğü teyit edildi.
Yani ne demokrasi, ne de vatandaş hiçbir şey kazanmadı. Güçlülerin hukuku ortaya çıktı ve kazanan yok bu ülkedekiler içinde.
Vatan, millet, Sakarya laflarına sakın inanmayın. Sınıfsal tabakalaşma üstünleri savaşında hedef Amerikan Pastasından en büyük payı almaktı. İktidar askeri bu rekabetten uzaklaştırmakla kendi değerini düşürdü. Yani ava giderken avlandı. Büyük parça beklerken, kolay lokma olmanın hezimetini yaşayacak şimdi. Yani Amerikan Pastasından pay bile alamayacak artık. Yolsuzluk Ekonomisi Politikalarından elde ettikleriyle yetinmekle kalacaklar ilerde yargılanmazlarsa, yargılanma sırası onlara gelmezse.
Karara Tepkilere bakıyorum dünden beri, milleti aptal yerine koyarak kışkırtma ile tepki vermesini isteme var hepsinde.
“GÜÇLÜ ORDU GÜÇLÜ TÜRKİYE” demagojik söylemleriyle. Güçlü ordu profesyonellik demektir oysa.
Oysa ne askerin iktidarı boyunca ne de sivillerin iktidarlarında demokrasi hiç olmadı bu ülkede.
Askerin vesayet anlayışında, demokrasi üzerinde Demoklesin Kılıcı’nı tuttuğunu hep birlikte yaşadık sürekli. Ve vesayetten kastın da sınıfsal üstünlüğü korumak olduğunu hep gördük yaşadık. Amerikan Pastasından pay almak için derin devlet ilişkileri içine girdiklerini de gördük.
Yalancı çobanlar “kurt var” diye bağırdı durmadan, öcüleri işaret ederek. Öcülerle korkutacaklarını sandılar bu milleti sürekli. Komünistler, Kemalistler, Atatürkcüler, Milliyetciler, Ruhbanlar, Dinciler ve son olarak PKK öcü oldu; kendileri öcülere karşın sürüyü bekleyen.
Son, “Kurt var” öcü masalı da ortaya çıktı Balyoz Darbe Planı ve Manifestosunun ortaya çıkmasıyla. Hayaldi, yalandı, uydurma diyenler var tabi.
Siyasetcilerin bir sloganı vardır hani, “yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diye.
Askerlerin yani Aristokrat Harbiyelilerin geçmişte yaptıklarına bakarak, yapacaklarını tasavvur edebilirsiniz. Sonra düşünüp, hayalmi gerçek mi olduğuna karar verebilirsiniz.
1974 Kıbrıs Barış Harekatıydı son askeri başarıları, başarı diyeceksek eğer ona. Zira kendi denizaltımızı vurmak dahil, bir çok Mehmetçiği şehit verdik Kıbrıs Sahillerinde. Amerikancılıklarına zarar gelmesin diye siyasi iradeye biat ederek hareket ettiler; almadılar Kıbrıs’ın tamamını.
Onlar oluşturdu BİAT KÜLTÜRÜ nü bu ülkede, harbiye marşı eşliğinde.
Yaşa Varol harbiye dedik hep.
1970 ve 1975 yıllarında astsubaylar isyan etti bu biat olayına. Profesyonel Ordu gerek dediler, mecburi askerlik bitsin artık teknoloji ilerledi profesyonellik gerek dediler, vatan evlatları bilgisizlik yüzünden pisi pisine ölmesin dediler, bilgi teknolojileri çağındayız dediler ama kimselere dinletemediler.
“Biat Kültürü” ne alışmıştı bu millet bir kere. Ezberleri bozmak, bozdurmak zordur.
Aynı biat anlayışından sivil iktidar otoriteleri de nemalanıyorsa particilik ve partizanlık yüzünden çok daha zordur.
Balyoz Davası duruşmasından bir gün önce 10 şehit daha verdik. Daha önce de cephanelik kurbanlarını şehit diye uğurladık. Yüzlerce Mehmet şehit olmakta her yıl cahillik yüzünden. Profesyonelliğe geçememe yüzünden.
YANİ ŞU BİAT KÜLTÜRÜ YÜZÜNDEN.
Yaşa Varol Harbiye diyerek hizmetli olarak askerlik yapma yüzünden.
Sizin anlayacağınız sorunların bitmesini istemedi hiç kimse; ne asker nede sivil otorite. Hepsi sorunların sürmesinden nemalanarak Amerikan Pastasından pay derdindeydi. Hala da sürüyor bu durum.
Vatandaş için değişen bir şey yok yani. Öyle de böyle de, demokrasi olmadan kaybeden hep vatandaş. Niçin tepki versin. Üçüncü seçeneğe yani müstemlekeliğe çoktan razı olundu artık. Ve hatta tecavüz kaçınılmaz deyip, tecavüzden zevk alanlar bile var. Suçlular toplumunda, suçlu ezikliğinde tecavüzden zevk alıyor durumda artık vatandaşlar. Siyasi fişlemenin yanı sıra bankalar vasıtasıyla ekonomik olarak da fişleniyor artık vatandaş. Tek seçeneği kalıyor önünde, iktidara yakın olarak fişlenmek-tescillenmek. Hiç değilse kömürü unu beleş geliyor. Ya da militan olarak cihad ediyorlar şimdi ülke ülke dolaşarak.
Mehmetcik ölünce kelle diyenler, meleler mollalar kadrolaştırıyorlar maaşlı olarak.
Ve asla istemiyorlar demokrasiyi.
Asla istemiyorlar biat kültürünün sona ermesini.
Asla istemiyorlar milletin bilinçlenmesini.
Ezberlerin bozulmasını kimse istemiyor yani.
Fakat gerçekler zorları oluşturmakta, zorlar da oyun bozdurmakta.
Aristokrat Harbiyelilerin durumu ortada; kendi oluşturdukları güçlülerin hukukunun mahkumu oldular.
Ruhbanlardan beslenen iktidara otoritesinde kaygılar sürmekte şimdi aynı hukuktan dolayı.
İşler ters giderde ekonomi batarsa diye kaygılar artmakta.
Uyutma ve unutturma politikası, yolsuzluk ekonomisi politikalarını ne kadar süre ayakta tutabilir bu durumda?
İşte bu yüzden başbakan hatırlattı; “yargı süresi bitmedi daha”
O da biliyor ki mazlumların ahı çıkıyor aheste aheste ve de;
Birileri rakipsiz diye pastadan pay vermezse bunlara, rakiplerini çıkarabilir bir anda ortaya. Çakma muhalefeti kimse iplemiyor çünkü.
Ve, Türk Heliatesler bunun için.
Ve ; “Yaşa Varol Harbiye…”
AYRICA BAKINIZ:
Burhan İŞCAN
Yorumlar
Yeni yorum gönder