Tutuklu Askerler ve Atatürkçü TSK "Gregor Samsa" mı Oldu?

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Hürriyet POYRAZ

Büyük yazar Franz Kafka’nın meşhur hikayesi “Dönüşüm”ü (Die Verwandlung) okuyanınız çoktur. Alegorik bir eser olan Dönüşüm’de; başkarakter Gregor Samsa’nın bir sabah birden bokböceğine (aslında tam olarak ne olduğunu da bilen yoktur ama) dönüşmesi ve ardından ailesiyle olan ilişkisi işlenir.

Kafka’nın bir solukta okuyabileceğiniz bu öyküsünü muhakkak okumanızı tavsiye ettikten sonra asıl mevzuumuza dönelim.

Hikayedeki böcekleşme tabii ki toplumdan dışlananları/sistem dışına çıkanları kast etmektedir. Dönüşüm’de mukaddes addettiğimiz ailenin bile aslında sistem içinde olduğunuz sürece aileniz olduğunuzu alegorik bir şekilde anlatılıyor. Kabaca böyle… (Yüzlerce sonsöz, tenkit, açıklama yazısı yazılan bu kısa roman/uzun hikayenin tarifi bu kadar kısa değil elbette; bu yazdıklarım sadece kendi yazıma girizgah oluşturabilmek için…)

Çok sevilen ve ailesini rahata erdirmek için sürekli çalışan Samsa’nın bir anda böcekleşmesi aslında sistemin dışına çıkmak dedik… Efkar-ı umuminin gözünde tiksinçleşmesi, onların gündelik yaşantılarına mani olabilmesi gibi anlamlara geliyor bu…

Gelelim günümüz TSK’sına ve tutuklu askerlere…

TSK, toplum nazarında en itibarlı kurum muydu? Hiç şüphesiz evet… Gregor da çok sevilen bir oğul/ağabeydi.

Silahlı Kuvvetler bilhassa 1980’den beri (küresel) sistemi de korudu mu? Gregor da ailesini rahata erdirmek için sevmediği patronuyla, müdürüyle çalıştı…

Ayrıca teröre karşı büyük kahramanlıklar gösterdi mi? Gösterdi…

Sonra ne oldu peki? Kinayeyle kaleme alındığı için Gregor böcekleşti…

Gerçek dille anlatmaya başlarsak; TSK’ya gelince… Sistemin iyice yerleşmesinin akabinde TSK artık istenmeyen çocuk oldu. TSK laiklik diyordu; sistem ılımlı-İslam diyordu... TSK üniter devlet diyordu; sistem federasyon diyordu… Özellikle son yıllarda tehlikeyi fark eden Kemalist tandanslı komutanlar milli ekonomiye hasret çekiyorlardı; ama devir pazarlama devriydi…

Yani?..

Yani’si şu:

Kahraman, kurtarıcı, koruyucu, muteber imajı olan ve birçok kez sisteme rağmen ayakta durmaya gayret eden Silahlı Kuvvetlerimizin halkın yani ailesinin nazarında “böcekleşmesi” icap ediyordu…

Bu noktada anahtar cümleyi kitaptan (kız kardeşi Grete’nin ağzından) vermek istiyorum (Çev: Ahmet Cemal):

“(Gregor) Buradan gitmeli… tek çare bu, baba. Ama onun Gregor olduğu düşüncesini kafandan atman gerek.  Bizim asıl felaketimiz bunca zaman bu düşünceye inanmış olmamız. Fakat o nasıl Gregor olabilir ki? Gregor olsaydı eğer, insanların böyle bir hayvanla birlikte yaşamalarının olanaksızlığını çoktan anlar ve kendiliğinden çıkıp giderdi…”

Evet… Kesişme noktası da burada… “Gregor değil o”… ya da şöyle düşünelim: Kahraman TSK değil bu; Atatürkçülük eskisi gibi değil, böcekleşti onlar artık… Darbeci, din düşmanı onlar… Memetçik değil o; bir ucube.

Çünkü; kredi çektik, ABD’yle aramız iyi, sistem yeniden şekillenecek. Aman, bize zararı dokunmasın denilemiyor ama… Bütün mesele, bütün tantana ve söylemedikleri ama lafı getirmek istedikleri nokta da burada:

Artık buradan gitmeli…

Bilmem, anlatabiliyor muyum?

(Öykünün sonunda ne mi oluyor? Bir dev böcek ölüyor ve aile efradı sevinçle karşılıyor bu olayı.)

iletisim@politikadergisi.com

 

Yorumlar

Türk Solu Darbecidir

Solun ,Ulusalcıların cümlesi MİLLETLERİNE DÜŞMANDIR ve Halkına gerici, yobaz, irticacı diye KÜFREDEREK egolarını tatmin eden HAİNLER ve HORTUMCULAR vede DARBECİLERDİR.

Ne demek o?...

Bazen duygularımız aklımızın önüne geçiyor.Türk ordusunun(TSK değil)bugünkü durumu onların demokrasiye bağlılığı ve sivil otoritenin onların bu iyiniyeti suistimal etmesinden başka birşey değil.
Bu benzetmeyi şiddetle reddediyorum ve yazan arkadaşı kınıyorum.

SİZİN dediğinizin konuyla ne

SİZİN dediğinizin konuyla ne alakası var?

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.