Terör sorunu hemen unutuldu mu?

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Fırat Özdemir

Terör sorunu hemen unutuldu mu?

Kuzey Irak’ta PKK’nın belinin kırılmasının ardından terör belasına son darbe vurulmaya ramak kalmışken ülkenin gündeminden bu konu bir anda düşürüldü…

Geçen ay Türk Silah Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’taki PKK odaklarına karşı giriştiği harekât sırasında, Türkiye’de yapılan tartışmalarda, sınır ötesi operasyondan hemen sonra başka önlemler almak gerektiği hususunda yaygın bir kanaat oluşmuştu.

Yetkililere ve uzmanlara göre, bu operasyon PKK’nın Kuzey Irak’taki altyapısını çökertmekle beraber, bu PKK tehdidinin tamamen bertaraf edildiği anlamına gelmiyordu.

Terörün kökünü kurutmak için, bundan sonra, askeri önlemler almak kadar, siyasal, ekonomik, sosyal alanlarda da yeni adımlar atmak gerekiyordu…

O günlerde verilen demeçler, sınır ötesi harekâtın sona ermesinin ardından bu yönde bazı gelişmeler olacağı beklentisini yarattı. Ne var ki, aradan geçen bu zaman içinde, bu konuda herhangi bir hareket görülmedi.

Önce türban, ardından da AKP’nin kapatılması girişimi gibi iç meseleler üzerindeki polemikler, adeta bu hayati sorunu unutturdu.

Şimdi Türkiye tamamen AKP’nin kapatılmasına ilişkin tartışmalara odaklanmış bulunuyor. Kuzey Irak’ta PKK’nın belinin kırılmasının ardından, ne gibi yeni girişimler düşünüldüğüne dair ne bir beyan, ne bir işaret var.

Çok boyutlu düşünme
Her nedense Türkiye’de hareketli bir tartışma konusu çıkınca, herkes buna odaklanıyor ve diğer sorunları bir yana itiyor.
Oysa Türkiye, birden çok -maalesef pek çok- sorunla karşılaşan bir ülke. Bu da yetkililerin, siyasilerin, aydınların, kamuoyunun tek bir meseleye takılıp kalmaması ve “çok boyutlu düşünme” alışkanlığını edinmesini gerektiriyor.
İşte Kuzey Irak’a karşı girişilen askeri operasyondan sonra, terörle mücadelede neler yapılabileceği konusu da bu “çok boyutlu” düşünme çerçevesi içine giriyor.
Ankara ve İstanbul’da konferanslar vermek üzere Türkiye’ye gelen, uluslararası üne sahip terörizm uzmanı Prof. Yonah Alexander, dünkü söyleşimizde, “Tek tek ağaçlara değil, ormanın bütününe bakmalı” sözünü hatırlatarak şöyle konuştu: “Türkiye gibi karmaşık sorunlarla karşılaşan bir ülke, mutlaka çok yönlü bir düşünme ve değerlendirme yeteneğine sahip olmalıdır. Bu sorunlardan biri olan terör sürekli dikkat, yaratıcılık ve kararlılık gerektirir”…
ABD başkentinde George Washington Üniversitesi’ne bağlı “Üniversitelerarası Terörizm İnceleme Merkezi”nin müdürü olan ve yıllardan beri bu konuda yaptığı çalışmalarla -ve yazdığı 9 kitabıyla- tanınan Prof. Alexander’in şimdi “Türkiye, Terörizm, İnsan Hakları ve AB” başlıklı yeni bir kitabı çıkıyor.

Başarının devamı…
Terörizmle ilgili kitaplarında ve makalelerinde Türkiye’nin deneyimlerini sıkça örnek veren Prof. Alexander, TSK’nın Kuzey Irak operasyonunu zamanlı, gerekli ve başarılı sayıyor. Ona göre, kış ortasında bu “önleyici” operasyonla Türkiye “öz savunma hakkı”nı kullanarak PKK’ya darbe vurduğu gibi, bütün dünyaya kararlılığını gösterdi. Ayrıca harekâtı kısa ve sınırlı tutarak, yabancı toprakları “işgal” gibi bir niyeti olmadığını da kanıtladı.
Prof. Alexander’e göre, bu başarının devamı şimdi diğer adımların da aynı hızla atılmasına bağlı. Bunlardan bir kısmı güvenlik, psikolojik savaş ve propagandayla ilgili.
“PKK cephesinde yeni bir kuşağın yetişmesini önlemek şart” diyor Prof. Alexander. “Bunun bir yolu da siyasal, ekonomik ve sosyal alanda beklenen ilerlemeleri zamanında başlatmaktır.”
Bunun zamanı da şimdi olsa gerek…

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.