Obama ve Şirketler Oligarşisi

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Yamaç Kona

   Amerikan seçimleri gerçekleşti, yeni başkan bir siyah derili; Barack Obama.

   Tüm dünya umutlu; yıllardır ABD'nin dünyaya yaydığı korku, vahşet ve terörün biteceğine dair umutlu. ABD kaynaklı küresel ekonomik krize yapılacak bir müdahaleden ötürü umutlu. Bush'un barış getirme kavramından ziyade Obama'nın barış getirme kavramı üzerine umutlu.

   Tüm bu umudun sebebi nedir? Tüm dünyadaki bu kurtuluş havasının nedeni nedir? Türkiye'deki bu “Obamacılık” nedir?

   Amerika'da bir siyah derili başa geldi, tüm dünya umutlandı. Obama dünyaya ne vaat etti de bu kadar sevilen bir başkan oldu?

   Obama dünyaya değişim vaat etti ve bunun ipuçlarını verdi. Daha yumuşak başlı bir başkan olacağının sinyallerini verdi. Sadece bunu yaptı ve tüm dünyayı arkasına aldı. Bunun nedeni, derisinin rengidir. Siyahî bir başkan dünya üzerinde “artı” bir hava estirdi. Tüm dünyayı umutlandırdı; çünkü yıllardır, ABD'de ezilen bir topluluk mensubu bir birey Amerikan Başkanı oldu.

   Farklı olacağı düşünüldü; çünkü vaatleri değişimden ibaretti. Halkına huzuru vaat etti, şimdinin aksini işaret etti; değişim dedi. Amerikan halkı ona güvenmişti. Tüm Avrupa'da ırkçılık yükselirken ABD'de bunun gerçekleşmesi, bu seçim üzerinden ulaşılabilecek tek harika sonuçtur.

   Amerika'yı yöneten kişi değişmedi; sadece Amerika'nın vitrini değişti. Bu nedenle, tüm beklentiler ve umutlar boştur. Amerika'yı yöneten şirketler oligarşisidir ve Amerikan Başkanı bu oligarşik yapının emrindedir.

   Amerika ekonomi üzerinde yaşayan bir devlettir. Temelleri NASDAQ, NYSE ve Petrol Şirketleri'ndedir. Dünya'daki para trafiğinin çoğunu elinde bulundurur. Bu nedenle dünya üzerindeki tüm büyük şirketlere göre Amerika'nın yönetimi halka bırakılamayacak kadar önemlidir(!). Büyük şirketlere göre mutlaka ve mutlaka para gücünü elinde tutan devlet yani günümüz Amerika'sı şirket sahiplerinin karına bir politika izlemelidir. Bunu da ancak şirketler oligarşisi gerçekleştirebilir.

   Şirketler oligarşisi, siyah derili bir başkan seçerek vitrin yarattı ve sempati topladı. Obama'yı kurtarıcı olarak lanse etti, değişim vaat etti. Dünya rahat bir nefes alma umuduyla Obama'ya güvendi. Maalesef yanıldılar; gelecek bilinemez, ancak şu aşikardır ki ABD politikası başkanın değişmesiyle kesinlikle değişmez. Dış politikası, iç politikası, ekonomi politikası, Orta Doğu politikası, Avrasya politikası hiçbir şekilde başkanla değişmez, değişemez.

   Amerika, Obama'nın sempatik bir lider olmasından yararlanıp işlerini gizliden ve güler yüzle devam ettirecek. Dünyayı güler yüzle harap edecek, mahvedecek.

   Dediğim gibi; geleceği göremeyiz, ancak belki de bu, Amerika'nın dünyayı mahveden politikalarının zorunlu bir yavaşlama sinyalidir. Zorunlu olmasının en büyük nedeni; dünyayı mahveden ABD'nin, dayanağı olan kapitalizmin kendi ayakları üzerinde duramamasıdır. Paraya aç kalan kapitalizmin doyurulması gerekmektedir ve bu tabii ki ABD'nin görevidir, bu da ABD'nin üzerinde yük oluşturur.

   Bir diğer neden ise, ABD düşmanlığının dünya üzerinde inanılmaz bir hızla yükselmesidir. ABD'nin barış getirme vaadiyle girdiği, ancak bölgeye terör getirdiği tüm dünya tarafından Afganistan ve Irak örneklerinde gözlemlenmiştir.

   ABD eşittir kapitalizmdir. Bu nedenle, biri kötü duruma düştüğünde diğeri de sürüklenir. ABD yıllardır dünya üzerinde estirdiği “Amerikan Terörü” ile kapitalizmin sırtında büyük yük oluşturuyordu. Şimdi de kapitalizm ABD'ye yük oluşturuyor. ABD, kapitalizmi beslemek zorunda. Yoksa ülkenin dayanakları çöker ve temelleri ağır hasar alır. Bu, şirketler oligarşisi için pek iyi olmaz. Tabii ki tüm insanlar için de iyi olmaz; ama bu kimin umurunda…

   Obama gelecek ve ne değişecek? Obama'dan çok büyük ve çok anlamsız beklentiler var. Bir anda dünya borsalarının çöküşten kurtulacağı, ABD terörünün sona ereceği, Ortadoğu'nun rahat bırakılacağı, İran ve Rusya ile ilişkilerinin Dünya'nın iyiliği için düzeleceği gibi beklentiler boştur. ABD'nin hareketlerini başkan belirlemez. ABD'nin tavrı ve davranışları başka mercilere bağlıdır.

   Obama, ABD'nin oluşturduğu çok başarılı bir vitrindir. Tatlı üslubuyla, ten rengiyle, barışçı söylemleriyle, ılımlı cevapları ve duruşuyla dünyanın kabulünü görmek için biçilmiş kaftandır. Dünya, Obama daha koltuğa oturmamışken, onu bağrına basmıştır. Bu, çok büyük bir psikolojik savaşım değil de nedir? ABD psikolojik olarak dünyayı uyutmuştur. Bundan sonra, izleyeceği dünyayı mahvetme politikası yavaşlayacaktır; ancak kesinlikle ilerleyişine devam edecektir. Tüm dünya da önceden olduğu gibi, ABD'nin ağzının içine bakmayı sürdürecektir.

 

iletisim@PolitikaDergisi.com

 

 

[Bu yazı, Politika Dergisi Sayı 10’da yer almıştır. Tüm fazladan özellikleri ile özgün sayıyı indirmenizi öneririz. Sayı 10’u indirmek için buraya tıklayınız. ]

 

Yorumlar

Obama nın ABD si ABD nin Obama sı

Tespit doğru ancak sonuç yanlış obama abd için bir vitrindir ancak gelecek günlerin sadece ABD için değil kaynağı kurumakta olan kapitalizm için de son çırpınışları erteleme gayretinden başka bir şey değildir. Bu noktada kimse süper gücün gerçekten te süper olduğu yanılgısına kapılmasın çünkü geleceğin dünyasında bazı şeyler çok keskin bir değişime uğrayacak ve birileri cezasını bulana kadar bu köhne düzenin çırpınışları sürecektir.
Bunun ilk işareti küresel ekonomi tarafından verilmiş ve sahte bir insani kapitalizm beklentisi ile avutulan dünya kamuoyu gerçeğin farkına varmaya başlamıştır. Şimdi ise yapılacak şey maskenin düşmesini sağlayacak Altın Vuruş un zamanını belirlemektir. Bu geçmişte neo liberal teröristlerin ve bir takım marjinal düşünceleri savunma adına piyonluğu göze alan örgütlerin işi değil topyekün dünya kamuoyunun ele alacağı aşamalı bir plandır.
Ancak bazı kesimler hala daha bir canavarı yok etmenin onu öldürmekten inaret olduğunu savunmakta ısrarcı davranmaktadırlar oysaki gerçek beklenti olması gerekenin çok daha ötesinde bir devrimle sadece ABD yi ayakta tutan gizli güçlerin değil onlara meşruiyet sağlayan unsurların hayat iksirini ortadan kaldırmakla olur. Çözüm basit tir. Düşmanı yok edemiyorsan yaşam kaynaklarını yok edeceksin.. Onu ayakta tutan şeyi bitirdiğinde dizlerinin üzerine çöküp emirlerini bekleyecektir...

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.