Gençlik Bilinci

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Selvihan ÇİĞDEM

Genç denilince ilk usa gelen rakamlarla tanımlanan yaş aralığıdır. Oysa genç olma durumu biyolojik ya da fiziksel güçlü olmaktan ileri bir yaşam biçimidir. İnsan kaç yaşında olursa olsun gençliğin hakkını veriyorsa “genç” demektir.

Peki, gençliğin hakkı nasıl verilir? Genç insanın öncelikle “kafa”sının genç olması gerekir.

 Çünkü gençlik bir kafa, daha doğrusu “düşünce” sorunsalıdır. Genç, çağdaş değil çağının çok daha ilerisinde düşünen, uzağı görebilen, hedefleri ve umutları olan insandır. Aynı yaşta olup aralarında yüzyıllar bulunan insanlar olduğu gibi ayrı kuşaklarda aynı bilinci taşıyan insanlar da vardır.

Bu anlamda tarih bize ölüsü genç kişileri de anlatır. Yaşadıkları devirde haksızlıklara baş kaldıran Pir Sultan Abdal, Şeyh Bedrettin, Seyyid Nesimî, Hallacı Mansur gençliklerini korumakta. Düşünceleriyle yalnızca günümüzü değil yarınlarımızı da aydınlatan Tevfik Fikret, Baha Tevfik, Beşir Fuad, Şinasi, Abdullah Cevdet gibi aydınlar da hâlâ gençtir. Çağının da ötesinde devrim yaratan Mustafa Kemal Atatürk; aydınlanmacı devrim şehitlerimiz Kubilay, Hasan Tahsin, Türkler, Öz, Dursun, Aksoy, Emeç, Üçok, Mumcu, İpekçi, Kışlalı, Hablemitoğlu, Okkan, Özbilgin de genç.

Belki de “süreç” denilen kavramın en karmaşık yanı sözünü ettiğimiz genç ve yaşlı olma durumudur. Gençlik yeniliği, diriliği, değişimi, eylemi, devrimselciliği barındırır içinde; yaşlılık ise tutuculuğu, bağlılığı, durağanlığı, eskiyi saklar. Bu yüzden yaşlı gençten hep korkar hatta bu özelliklerinden dolayı onu karalamaktan da çekinmez. Genç-yaşlı ilişkisinin çatışmaya dönüştüğü ülkeler üçüncü dünya ülkeleri denilen az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerdir. Nedeni ise bu ülkelerin hem kendi içlerindeki hem de diğer dünya ülkeleriyle aralarında oluşan “süreç” uyumsuzluğudur. Aynı ülke içinde çağı eş süreçte yakalayamayanlar arasında genç-yaşlı sorunu ortaya çıkar. Bu kuşak çatışması değildir. -Kuşak çatışması farklı bir konu olduğundan burada değinmeyeceğim.- Aynı süreçte çağı yakalayamayan uluslar arasında da yine genç-yaşlı çatışması baş gösterir.

Erdal Atabek Kendi Yurdunda Sürgünsün adlı eserinde gençlik ile ilgili şunları söyler: Genç olmak bir davranış biçimidir. Düşünen duyan, yenilenen engelleri aşan, tabuları yıkan, ön yargıları aşan, irdeleyen, kuşkulanan, merak eden, araştıran doğruları arayan, doğru bildiğine sahip çıkan gençtir. Geri kalanıysa ya robottur ya fosil.”

Bu gün ülkemiz dünya haritasında Türkiye’yi gösteremeyen, Türkiye haritasında yaşadığı şehri bulamayan, alfabesindeki harfleri sayamayan, bir sene boyunca bir tane kitap dahi okumayan yaşlı gençlerle dolu ne yazık ki. Bu yaşlı gençler bir araya geldiğinde sanattan, siyasetten, bilimdeki gelişmelerden, içinde yaşadığı toplumun sorunlarından konuşamıyorlar. Çürük eğitim sistemi, yaşlı insanlar çıkartıyor her yıl okullardan. Yazgıya inanan her karşılaştığı sorunda bunu kabullenen ve geri adım atan mücadele ruhunu yitirmiş yaşlı gençler, yönetimde söz sahibi olacak kimseleri sandık demokrasisiyle başa getiriyor on sekiz yaşını doldurduğunda.

Umutsuzluğu umut edinmek bizim gençlerimize bilinçli olarak aşılandı. Henüz oturtulmadan kanırtılan demokrasi Erdal Atabek’in sözünü ettiği davranış biçimini törpüledi. Bilinci ve duyarlılığı temel alması gereken eğitim-öğretim, medresenin köhnemiş duvarlarını aşamadı. Öğrenciler içinde yaşadıkları durumun değerlendirmesini yapacakları yerde beyinleri “ahret”e yönlendirildi. Gerçeklerden soyutlandı. Oysa her dönemde gençliğini ve canlılığını düşünceleriyle yitirmeyen Tevfik Fikret “Ferda” adlı şiirinde nasıl da güzel sesleniyor gençliğe:

Yarınlar senin, senin bu devrim, bu yenilik…
Her şey senin değil mi zaten?
Sen ey gençlik,
Ey umudun güzel yüzü…
(…)
Her yıldırımda bir gece, bir gölge yıkılır,
Bir yükseliş ufku açılır, yükselir yaşamak;

Uğraş, didin, düşün, ara, bul, koş, atıl, bağır,
Durmak zamanı geçti, çalışmak zamanıdır!

Ülkenin sorunlarına, haksızlıklara, eşitsizliğe, sömürüye karşı hep genç kalmanız dileğiyle…

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.