Akil ''İnsanlar'' Listesi Üzerine

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF
Yazar: 
Gökhan YILMAZ

Şu sıralar ulusal gündem ‘’akil adamlar’’ konusu merkezli olarak, epey yoğun bir halde. İlk günden bu yana hem kelime kökeni  hem meselenin pragması bakımından birçok eleştiri aldı akil adamlar adımı. En son, müzakerelerin, barış için, barış adına yapılacak olan her türlü girişimin önder listesi belli oldu. Listede çok sayıda aydın, sanatçı, bilim insanı, politikacı, gazeteci var.

 Farklı dallardan isimler seçilmeye çalışılmış bu belli. Gönül isterdi ki ülke politikasına halkın daha fazla katılımı olsun, demokrasi adına hemen her meslek grubundan ve hatta işsizlerden, mahkumlardan, askerlerden bile aklı selim birileri olsun, fikir beyan etsin. Fakat Türkiye’de, özellikle 1980 askeri darbesinin bir götürüsü olan apolitikleşme ve demokrasi savar hakim hava buna izin vermiyor.

Sokakta, üniversitede, kahvede, kütüphanede... Her yerde yapılır politika. Felsefe, edebiyat, politika vb. sınırlandırılamaz. O fikir konuşulacak, bu fikir ifade edilmeyecek gibi bir kısıtlama demokratik toplumlarda söz konusu dahi olamaz. Siyaset, salt meclis dahilinde değildir. Hoş, orada da ne entrikalar dönüyor, takdir kamuoyunundur, tartışılır.

Şimdi gelelim asıl konumuza. Ülkede akil adamlar listesini, gördüğü, duyduğu hemen her mecrada fazlasıyla eleştiren ve hatta bununla da yetinmeyip listenin tamamını yerden yere vuran bir zümre mevcut. Bilirsiniz, Türkiye’de bir grup insan vardır ki önlerine ne koyarsanız koyun, mız mızlanırlar. Toplumsal refah ve ulusal hatta enternasyonal bir barışın nasıl inşa edileceği, bu hususta hangi çizgilere basılacağı ve hangi yollardan geçip, hangi duraklarda nefes alınacağı yıllar yılı birçok gazetede, üniversitede, programlarda, seminerlerde farklı türlerde sunuluyor kamuoyuna. Fakat bahsi geçen o bir avuç insan topluluğu, tüm bu önerilere ket vurmak, barışa gidecek her türlü yolu baltalamak adına elinden geleni fazlasıyla yapıyor.

Bu kesinlikle anlamsız bir girişim. Bu topraklara barışı getirmeye çalışmayı, o ya da bu şekilde –elbette ki eksikleri de var- toplumsal barışı inşa etmeyi bölücük olarak niteleyen bu zümre, analitik düşünülecek olursa has bölücülüğü icra ediyorlar.

Aslına bakacak olursak insanoğlu yapısı gereği, geçmiş hatalarından ders alarak, geleceğe daha emin adımlarla yürümeli. Bu coğrafya da yıllar yılı kimleri ama kimleri demokrasi adına katletmediler ki? Lafı geçmişken şunu da ekleyeyim. Bu gibi vak’alarda hayatını kaybeden insan grubuna ‘’demokrasi şehidi’’ diyerek biraz olsun yumuşatıyoruz durumu. Durumun orijinal adı, neresinden bakarsanız bakın demokrasi istemeyenlerin kana susamışlığıdır, barış dolu yarınlar yerine karanlığı seçmişlerin medetsiz çaresizliği, psikolojik-kronik rahatsızlıklarıdır.

Aynı kişilerdir. Mustafa Suphi’yi katledenlerle, 6-7 Eylül Olaylarını gerçekleştirenler, Sivas’taki ateşi harlatanlar, Hrant Dink’i sokak ortasında sırtından haince vuranlar… Hepsi aynı kişilerdir. Farklı olamaz zira farklılığı benimseyip içselleştirmeyenler.

İşte yine aynı döneme giriyoruz. Akil adamlar listesini magazinel açıdan eleştiriyorlar, reklam yapıyorlar. Ahmet var da Mehmet neden yok! Bunları geçiniz! Asıl meselenin bu olmadığını siz de gayet iyi biliyorsunuz. Listenin hazırlanışında, sunuluşunda ve kişi seçiminde bazı noksan yanlar yok mu? Elbette var. Eğitimci az, akademisyen az, kadın sayısı az… Bunların hepsi sayılabilecek birer eksiklik. Fakat, yıllar yılı akan kan, katledilen onca insan… Bitmek bilmeyen terör, anlaşamamazlık bu tartışmayı gerektirmez. Tam aksine, yaşanılan onca negatif şey, akil adamlar listesine adı yazılmış kişilerin neler yapacağının sorgulanmasıdır. Atılacak her türlü adımda nelere dikkat edilmesi gerektiğidir. Bunun yanı sıra temel hak ve özgürlüklerin, muhtıra ve darbelerin balyozlarıyla kaybedilen demokrasinin nasıl kazanılacağına dair fikirlerin öne sürülmesidir asıl tartışılması gereken.

Türkiye’nin yeni, yepyeni bir sayfaya ihtiyacı var. Her alanda. Bu sebepten dolayı sürece nasıl darbe vururum, toplumsal refah, huzur ve barışın önünde nasıl durabilirim sorularından çok atılacak olumlu adımlara nasıl katkı yapabilirim. Barışa giden yollara nasıl yollar katabilirim fikri ön planda olmalı. Listede olmak yetmez. Mühim olan bilinçli vatandaş olabilmektir.

İnanıyorum ki;

Listede olanlar ellerinden geleni yapacak, yoğun bir çalışma temposuna gireceklerdir. Listede olmayanlar yurttaşlık görevi bilinciyle taze fikirler sunacaklardır, buna dört elle sarılacaklardır. Listeyi haksız yere eleştirenler, tek derdi bu olanlar, asıl bölücüler; daha iyisini yapabiliyorsanız yapın görelim, inanalım, destek verelim!...

                                                                  

Gökhan YILMAZ

iletisim@politikadergisi.com

Yorumlar

Biraz İnsaf!

Sevgili Gökhan,

“Akil adamlar” girişimini eleştirenleri o kadar acımasız eleştiriyorsun ki insan ne diyeceğini bilemiyor.

“Akil adamlar” girişimini eleştirenlerden biri de benim. Sana göre ben de, o "mız mızlanırlar" danım.

Demek ki ben ve benim gibiler "barışa gidecek her türlü yolu baltalamak adına elinden geleni fazlasıyla yapıyor"uz!

Şimdi öğrendim ki "asıl bölücüler" biziz.

Bizler, "Barış dolu yarınlar yerine karanlığı seçmişlerin medetsiz çaresizliği, psikolojik-kronik rahatsızlıkları." olan kafayı yemiş, delileriz!

Bütün derdimiz "sürece nasıl darbe vururum, toplumsal refah, huzur ve barışın önünde nasıl durabilirim sorularından çok atılacak olumlu adımlara nasıl katkı yapabilirim" dir!

Biz “bilinçli bir vatandaş” değiliz; olmak ta istemiyoruz!  Çünkü aklımız fikrimiz fitne fesat dolu, savaş ve kan görmekten sadistçe zevk alan canavarlarız!

***

Bilmem hiç “akil adamlar” girişimini eleştiren bir yazı okudun mu?

İstersen bir kez de Bekir Çoşkun ’un bu konuya bakışına bir göz at:

***

BİRAZ AKİL OLSA!..

Bak akil adam...

Biraz akil varsa sende, bu görevi kabul etme...

Git “Ben akilsizim” de...

Çık...

*

Düşün:

TBMM gibi bir meclis var mı?..

Var...

Milli Güvenlik Kurulu gibi bir kurul var mı?..

Var...

Bakanlar Kurulu var mı?..

Var...

600 bin memurları var mı?..

Var...

Cemaatleri, diyanetleri, imamları var mı?..

Var...

Parti teşkilatları, MYK’leri, il ve ilçe örgütleri var mı?..

Var...

*

Onlar dururken niye senin aklin?..

On yıldır bir gün olsun sana bir şey sorup danışmadılar da...

Sıra teröre ödün vermeye; milliyetçiği, yurtseverliği, Atatürkçülüğü ayaklar altına almaya; Türk sözcüğünü silmeye gelince mi senin akil lazım oldu?..

Senin akil akıllarına niye şimdi geldi?..

Neden?

*

Her şeyi kendisi yapıyor...

Her meseleyi kendisi çözüyor...

Her konuda konuşuyor...

Bilmediği, söylemediği, anlamadığı bir tek şey yok...

Diyelim ki kendi şanlı şerefli askerlerini “kaçarlar” diye hapishanelere doldurup da, eli kanlı teröristlere “güvenli” gitme hakkı tanırken, bunu halka anlatmak niye sana kalıyor?..

Dili yok mu?..

*

Çünkü; anlatamıyor...

Terör örgütü ile ülkeyi dizayn etmeyi...

Bölücülerle ortak anayasa yapmayı...

“Türk” tanımını silmeyi...

TBMM’nin yanaşmadığı “teröriste güvence” vermeyi...

Anlatamıyor...

Anlatamaz...

 

Sen anlatacaksın...

*

Sonra...

Çok geçmez...

Sokağa çıkamazsın...

Akilli ol...

Bekir Çoşkun

3 Nisan 2013

Not: En tehlikeli yargı, ön yargıdır!

Selam ve saygılar.

 

Yazı Yorumu...

Âkiller listesini tam inelediniz mi bilmiyorum Gökhan Bey; şöyle ayırabiliriz listeyi...:

1. İslamcı gazeteciler

2. İslamcı akademisyenler

3. AKP li sanatçılar

Allah aşkına Hülya Avşar'dan ne âkil adam olur bir anlatsanıza...

BDP bile, en azından Yaşar Kemal demiş AKP kabul etmemiş...

Saygılar, selamlar

AKP'li de olacak elbette.

AKP'li de olacak elbette. Fakat mesele nereden baktığınızla alakalı biraz da. Örneğin bahsettiğiniz kategoride yani sanatçılar kategorisinde Yılmaz Erdoğan da var. Ya da AKP'li gazeteciler diye sıraladığınız listede Oral Çalışlar da var, Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan da var. 

 

Ben açıkçası samimiyetlerine inanıyorum listedeki çoğu ismin. Fakat yazımda da belirttim. Listenin kendince eksikleri yok mu? Var. Şüphesiz var. Daha iyisi olursa onu desteklerim elbette. Barış sürecinde dil, din, ırk gözetmeksizin iyi olanın, yararlı olanın yanında durmamız gerektiğini düşünüyorum. 

 

Milletvekili Gültan Kışanak'ın da dediği gibi ben de listedeki tüm isimlere başarılar diliyorum. Umarım güzel şeyler olur...

 

Selamlar, sevgiler...

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.