Ah Öteki / Halk, Millet, Ulus, Toplum

Yazıcı-dostu sürümSend by emailPDF

 

 

***

 

   Ulus Kavramı: Ulus kavramı; halk kavramına atıfla,

   Sınıf, dil, din, ırk özelliklerinin dışında bir ülkede yaşayan insan topluluklarının yönetimsel ihtiyaç gereği anayasal zeminde tanımlanmasına yarayan bir kavramdır. Ulus, günümüz devlet algısının olmazsa olmazıdır. ( Komünist Devlet modeli hariç )

 

 

 

   Toplumcu Anlayış: Toplumcu anlayışta ise; sınırların bir öneminin olmadığı gibi bir coğrafya ya da tüm coğrafyada yaşayan halkların “Kozmos’un bir parçası” bütünlüğü içinde ele alınması, çok kültürlü fakat ortak kültür hedefli, ortak erkler çerçevesinde yaşayan insan toplulukları olarak tanımlanırlar. Dil, din, ırk, kültür vb. ayrıntılar “Toplumcu insan” tanımlamasına ancak yardımcı işlev ve zenginlik katar. Nihai hedef ortaklaşmacı bir hayat tarzı içinde yaşayan insan bilinci yaratmaktır. Ve sonrası kendi koşulları içerisinde gelişecek toplum şekillenmesidir.

   Politikaya alet edilen güzel insanların güzel inançları, politikaya alet eden çirkin insanların çirkin inançları arasında savrulan ülkemiz insanı. Toplum, ulus, millet, halk kavramlarının birbirine karıştırıldığı, inanç, din, mezhep, tarikat, cemaat, birey (şeyh-mürit) , halef ve selef ilişkisinin birbirine girdiği, Cumhuriyet rejiminde ağalık ve aşiret sisteminin devam ettirildiği, imamet ve tebaa ilişkisinin gayri ahlaki boyutlarda seyretmesi üzerine; Cumhuriyet ve Demokrasinin uzlaşmaz uzlaşısının arayışıyla özde insanın yitip gittiği günler bu günler.

   Bunlara sebebiyet verenlerin elbette boyunlarının borcudur bunları düzeltmek, yok bu değilse; bu yüzden yitip giden insanlığına sahip çıkmak, toplumsallaşacak bireyin boynunun borcudur! Öncelikle kendinden yola çıkıp, yaşadığı toplum ve yarınları için kimseyi ötekileştirmeden…

   Bencilliğimizin, bizcilliğimize dönüşmesinin önünü tıkayan, toplumsal barışı sürekli zedeleyen tanımlar haline sokulan bu kavramların içini doğru doldurmazsak, ötekileştirmenin başladığı yerde barıştan savaşa, uyumdan uyumsuzluğa, refahtan yoksunluğa, kardeşlikten düşmanlığa geçişin kolay olduğunu tarihi yaratan insan toplulukları olarak çoğu kez tecrübe etmiş olmalıyız.

   Halk olan bizlerin, cumhurun (halk) rejimi olan Cumhuriyeti koruyup kollamak ve toplumsal bir ekonomik model tercihi ile toplumu refaha kavuşturmak için irademizi sergilememiz dileğiyle.

 

Erdinc.Aydin@PolitikaDergisi.com

 

 

[Bu yazı, Politika Dergisi Sayı 15’te yer almıştır. Tüm fazladan özellikleri ile özgün sayıyı indirmenizi öneririz. Sayı 15’i indirmek için buraya tıklayınız. ]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

   

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Bu alanın içeriği gizli tutulacak ve açıkta gösterilmeyecektir.
Doğrulama
Dikkat: Sitemize üye olan takipçiler "Doğrulama" uygulamasından muaftır.