Bilim/Kuramsal

Türkistan, Türk Dünyası ve Dünya Türkleri

Yazar: 
Hasan RAY
Yazının Yazıldığı Tarih: 
2/11/2013

“Türk Dünyası” kavramı daha çok kültürel (dil, aidiyet gibi)  bir birlikteliği ifade eder. “Türkistan” kavramının aksine daha kapsayıcı ve coğrafyadan öte bir birlikteliği vadeder.  Coğrafi olarak da “Orta Asya” kastedilir oysaki “Türk Dünyası” sınırlara hapsedilebilecek bir kavram değildir.

“Türkistan” , Orta Asya'da batıda Hazar Denizi ve Aşağı Volga'dan başlamak üzere doğuda Moğolistan'daki Altay Dağlarına, güneyde Kopet - Hindukuş - Kuenlun dağlarına, kuzeyde Aral ve Balkaş göllerinin ötesinde Kırgız kadar uzanan yüzölçümü 6 milyon km²'den geniş coğrafi ve tarihi bölge. [1] “Türk Dünyası” diyebileceğimiz sınırları net bir yer yoktur. Ancak kalıplaşmış bir ifade vardır ki o da “Adriyatikten Çin Seddine Kadar Türk Dünyası”dır.

Neoliberalizm ve Kimlik Siyaseti

Neolibrealizm küreselleşmenin ideolojisi, postmodernizm ise küreselleşmenin kültürel yapısı olarak Soğuk Savaş sonrası uygulama alanı bulmuştur. Siyasi ve toplumsal yaşam, devletin rolü, ulus-devletin varlığı yeniden yorumlanmaktadır. 19. yy’ın ideolojisi liberalizm, 1970’li yıllarda neo(yeni) öneki ile neoliberalizm olarak yeniden yorumlanmıştır. 20. yy ın ikinci yarısında liberalizmi kesintiye uğratan işçi hareketleri ve sosyalist mücadele karşısında liberalizm, kendini yeniden tanımlamak için felsefik temelini oluşturmaya başlar. Yükselmekte olan sosyalist hareketlere karşı liberalizmi savunan Frederich August Von Hayek, serbest piyasa ekonomisini savunan görüşleriyle 1974 yılında Nobel ödülüne sahip olan ekonomist ve siyaset bilimcidir.

Etnik Grupların Siyasallaşmaları ve Uluslaşma

Ulusçuluk, kendi siyasal birimleri bulunmayan etnik topluluklarda itici güç olarak günümüzde önemini halen korumaktadır. Etnik ulusçuluk, Fransız Devrimi ile ortaya çıkan milliyetçilik ideolojisinin Alman düşünürlerince ulus-devlet olarak şekillendirilmesi ve pratiğe dönüşmesiyle siyasal ve toplumsal düzenin temeli varsayılmıştır. Ulusçuluk fikri, ulus-devlette vatandaşlık hakkı ve demokrasi gibi kazanımlar sağlarken öte yandan faşizm gibi olumsuz unsurların ortaya çıkma olasılığını da içinde barındırmaktadır. Her ne kadar ulus-devlet, belli bir etnik grubun siyasallaşması olarak tanımlansa da içinde farklı etnik grupları da bünyesinde barındırabilmektedir. Hakim etnik kimlikle tanımlanmış olan ulus-devletlerde diğer etnik grupların kimlik sorunu yaşamaları, zaman içinde etno-kültürel yapılarının erimeye başlaması, mevcut siyasal sistemden koparak yeni bir ulus-devlet kurmaya yönelik ayrılıkçı hareketler gibi sorunlar görülebilmektedir.

Siyasette Dönüşüm

Toplumda siyaset, politika, iktidar, rejim, değişim dönüşüm kavramları her kesime göre anlam kazanıyor.
 
İktidar veya muhalefet yanlılarının kavramlara yüklediği anlamlarda farklı.
 
Siyaset, Arapça bir kelime, esas anlamı at terbiyesi (seyis kelimesi de buradan geliyor), daha sonra ceza anlamında kullanılmıştır. Örneğin siyaset-i amme, kamusal güvenlik ve düzen için alınan cezai tedbirler veya siyaset-i hassa, suçlulara verilen cezalar anlamındadır. Bunlara ek olarak, Osmanlı’da bir de devlete mensup kişilere verilen idam cezasını ifade etmiştir.
 
Padişah, idam ettireceği kişi için siyaset oluna derdi. Yani siyaset, çok dar bir grup tarafından düzeni sağlamak için uygulanan cezalardan başka bir anlama gelmez. Siyasetin ibretlik olması da, halkın tamamen devredışı olduğunun göstergesidir.
 

Korku, İtaat ve Sorgulama Kültürü

İnsanoğlu, aydınlanma döneminde; reform ve rönesansla akıl odaklı insan gerçeğine yönelince mistik dünyanın korku ve itaat kültürünü tersyüz etti.
Maddenin sırlarını keşfe yönelen insan; dünyanın hemen her bölgesine ulaşırken dünyanın dışına yöneldi. Bilim sanat algısı akılcı yöntemlerle yeryüzünde yaşam yanında gökyüzünde uçma algısının da eleştirdi. İnsanlar artık uçaklarla karasal yürüyüş gidiş uyulmasına sürat kolaylık getirdi. Kıtalar yakınlaştı.
 
Bilim ve teknolojik devrimle, dünya dışına yönelindi. Uzayın derinliklerinde evreni anlamaya çözmeye insanoğlunun öncesini araştırmaya yöneldi. Yeraltında atalarının kalıntı eserleri ile geçmişi çözmeye çalışırken korku ve itaat kültürünü bir tarafa bırakmak zorunda hissetti.
 

İletişimden Etkileşime Politika

İletişim sanatı, mağaralardan bugüne insanlığın en eski davranışlarından birisi. Buna rağmen keşfedilmemiş hala çokça özelliği var. Bu keşfedilmemişliğin çok fazla olması, her insanın beyninin farklı özelliklerde olmasında cevap buluyor.

Bilindiği gibi beyin, elektrikle çalışan bir organ. Nörotransmitterler aracılığıyla verilen mesajlar beyine iletiliyor. Ve saniyenin milyonda birinde beyniniz; bir cisme dokunmaya onu algılamaya ve bellekteki karşılığıyla eşleştirmeye başlıyor. Bu beynin her mili saniyede yaptığı bir şey. Boş bir duvara uzun süre bakarsanız, duvarda hayali şekiller yaratmaya başlarsınız. Çünkü beyin gördüğünüz şeyi belleğiyle kıyaslamaya kalkmakta.

Gözünüzü kapattığınızda ise anlık son görüntü sabitlemesiyle karşılaşırız.

Y Kuşağı ve Demokrasi Algısı(!)

BBC TÜRKÇE internet portalında, Mısır’daki “Y Kuşağının” gerçekleştirilen darbeye nasıl yaklaştıklarına yer veriliyordu.

Y Kuşağı, “16-32” yaş arası kişileri tanımlamak için pazarlama stratejistleri tarafından kullanılan bir kavrammış… 33-46 yaş arasını kapsayan “X” kuşağının ardından geldikleri için, “Y” olarak tanımlanıyormuş; İngilizce’de neden anlamına gelen “Why” ifadesinin telaffuzu olan “Y”ye atıfla sorgulayan bir kuşak olarak niteleyenler de varmış bu Y kuşağını...

Y Kuşağı’nın, 1985-1995 yılları arasında doğanlardan oluştuğu söyleniyormuş. “Küreselleşme”, “teknoloji”, “iletişim ve modernleşmeye” kolaylıkla uyum sağlamaları, Y Kuşağı’nı tanımlarken kullanılan anahtar sözcüklerdenmiş.

* * * * *

Militan İslamcılık

Bütün dinler ve özellikle İslamiyet; barış, huzur, güven, adalet, hoşgörü’yü esas alır.
Müslüman kesimi kışkırtan yazılarıyla nefret ve kin kusan siyasetçi, gazeteci, akademisyen, sivil toplum örgütü mensupları; barış, huzur, güven, adalet, hoşgörüden bahsediyor mu?
 
Militan İslamcıların istekleri; tarih boyunca hep aynı olmuştur. İktidar, güç, servet, şöhret için herşey mubahtır anlayışı Militan İslamcıların en önemli özelliğidir.
 
Militan Siyasal İslamcıların istekleri:
- Bilim, sanat, teknoloji, felsefe, mantık yerine dogmalara dayalı hurafeler ve mitolojiler düşünceyi ve yaşamı şekillendirsin.

Psikolojik Savaş ve Küresel Güçler

Türkiye ve bölge ülkeleri üzerinde; psikolojik savaş, topyekün savaş, psikolojik savaş ve teknikleri, psikolojik harekat yürütülmektedir.
 
Savaş, savaş yöntemleri; farklı odaklarca ve görevlendirilen farklı kişilerce, dile getirilir. Kimisi bu psikolojik savaşın kaynağı, kimi ise hedefi, kimileri de farkında olmadan aletidir.
 
Psikolojik savaş; her şeyin mubah olduğu, her kesimin iddia ettiği kansız bir savaş türüdür.
 
Psikolojik savaş; her zaman yapılan, yapılabilen karşı tarafın sinir sistemine, düşünce yapısına yönelen mücadele yöntemidir. Çoğunlukla uzun dönemli olarak planlanır.
 
Psikolojik savaş; düzenli orduların ilgili birimleri, sivil emniyet güçleri, siyasi partiler, hükümetler tarafından kullanıldığı gibi tek bir kişinin olarak uygulaması şeklinde de olabilir.
 

İç ve Dış Dinamikler

Yazar: 
Halit DURUCAN
Yazının Yazıldığı Tarih: 
09.09.2012

Kavimlerin devlet kurma arzuları insanlık tarihi kadar eskidir. Kavimler, kimi zaman arazi, kimi zaman bölge ve kimi zamanda sürüleri sebebiyle birbirleriyle savaşmış; kimisi tarih sahnesinden silinip gitmiş, kimisi ise tarihteki varlığını güçlenerek sürdürmüştür. Kimi kavimler veya aşiretler de coğrafi ve iklim şartları sebebiyle göç ederek zayıflamış; güçsüz kalan aşiretler, güçlü olan aşiretlerin veya boyların egemenliğine girmiştir. Esaret hayatı yaşayan kavimler; dillerini, dinlerini, törelerini ve kültürlerini yitirerek başkalaşmışlardır.Dünya tarihine bakıldığında dağılan aşiretlerini veya boylarını toplamaya çalışan liderlerin var olduğunu görebiliriz. Lider vasıflı kişiler, her ne olursa olsun dağınık vaziyette olan boylarını veya aşiretlerini tek bayrak altında toplamayı başarmış ve güçlü devletler kurmuşlardır. Alp Er Tunga, Oğuz Kaan, Mete Han ve Atilla tarihimizden sadece birkaç örnektir.

İçeriği paylaş